Ana Sayfa Kategoriler Editör İletişim  

   Alfabetik Arama
A B C Ç D
E F G H I
İ J K L M
N O Ö P R
S Ş T U Ü
V Y Z



   Ekstra
     müstear isimler
     peygamberler
     Asr-ı Saadet'te Türkler
     basında biyografi.net
     Biyografi Nedir?
     neden biyografi.net
     sizin biyografiniz
     cv nasıl hazırlanır ?
     genel biyografi kitapları
     takma adlar
     editör



 Linkler 
   Biyografi Tv
   facebook/Biyografi Net
   twitter.com/biyografinet
   Biyografi Atölyesi
   boğazdaki aşiret
   biyograf
   biyografi kitabı
   mahmut çetin yazıları
   www.biyografianaliz.net
   biyografimarket.com

   Biyografi Arama

  

isim ara soyadı ara
 
   
   

     Biyografi Market İçerik  
KİTAP BİYOGRAFİ
 Portre Anlatı
 Günlük
 Biyografi Dosya
 Mektup
 Kronoloji
 Kim Kimdir
 Anı-Hatırat
 Otobiyografi
 Biyografi Genel
 Şecere
 Biyografik Araştırma
 Gezi-Seyahat
 Biyografik Roman
 Biyografik Şiir
FOTOĞRAF
 Görsel Kitap
 Biyografik Fotoğraf
 Şehir Fotoğraf
 Tarihi Eser Fotoğraf
  SAHAF KİTAP
  KAYNAKÇA
 Kaynak Tarama-Kupür
 Bibliyografya
 DVD-CD-VCD
 Biyografi Belgesel
 KİTAP GENEL
 Türkçe Dil Öğretimi
 Kaynak-Çeviri

Daha Fazlası BiyografiMarket.com'da


Facebook da paylaş Twitter da paylaş Live da paylaş

Fadlullah Hurufi

siyaset adamı



Hurûfîlik denilen sapık yolun kurucusu. İsmi Fadlullah olup, babasınınki Abdurrahmân’dır. Hurûfî lakabı ve Tebrizî ismiyle de meşhur olmuştur. 1340 (H.741) senesinde İran’ın kuzeyindeki Esterâbâd şehrinde doğdu. 1393 (H.796)’da Timur Hanın oğlu Mîrânşâh tarafından öldürüldü.

Aslen bir Acem Yahûdîsi olan Fadlullah-ı Hurûfî, Karâmita sapık fırkasının kalıntılarından olan Şeyh Hasan’ın yanında yetişti. Bâtınî dâisi olan Hasan Sabbâh’ın kurduğu İsmâiliyye Devleti, 1256 (H.654) senesinde Moğollar tarafından yıkılınca, Bâtınîler çeşitli yerlere dağılarak el altından sapık fikirlerini gizli gizli yaymaya çalıştılar. Bâtınî dâilerinden Şeyh Hasan’ın talebesi olan Fadlullah Hurûfî de bu sapık fikirlerin etkisi altında kalıp, İran’da Esterâbâd şehrinde gizlice küfrünü yaymaya başladı. Kendisine dokuz yardımcı bulup, nokta ilmi diye bir şey uydurdu. “Bu iş mübahtır, nokta çift geldi. Falan şey haramdır, nokta tek geldi!” gibi sözlerle insanları kandırmaya çalıştı. Harflere bâzı mânâlar vererek bir takım işâretlerle anlaşılamaz bir şekilde olan Câvidân adlı kitabını yazdı. Kur’ân-ı kerîmdeki fadl kelimelerinin kendisine işâret olduğunu iddiâ edip, önce peygamberlik, sonra da tanrılık iddiâsında bulundu. Bütün dinleri inkâr ve İslâmiyet ile alay etti. Haramlara mübâh, nefsin arzularına serbesttir dediği için, sapık fikirleri kötü insanlar arasında çabuk yayıldı. Sözlerine sır deyip, gizli tutulmasını emretti. Sırları yabancılara açanları öldürttüğü bile oldu.

Hurûfîlik sapık yolunu yaymak için pekçok yer gezdi. Sonra Tebriz’i kendine merkez edindi. 1386’da İsfehan’da pekçok câhil kimsenin kendi yoluna girmesini sağladı. Kısa bir zamanda geniş bir çevreyi etkisi altına aldı. Fikirlerini zamânının önde gelen bâzı kişilerine kabul ettirdi. Daha sonra Bakü ve Şemahî’ye gitti. Söylediği sözler ve yaymaya çalıştığı sapık fikirler Müslümanların îtikâdını bozup, fitnelere sebeb olduğu için Timur Hanın oğlu Mirânşâh tarafından yakalatıldı. Fikir ve düşünceleri İslâm dînine aykırı bulunduğundan, Şeyh İbrâhim’in fetvâsı üzerine, Timur Hanın emriyle oğlu Mirânşâh tarafından 1393 senesinde Esterâbâd’da îdâm edilerek öldürüldü. Tekkeleri dağıtıldı. Böylece İslâmiyet, sapıkların tasallutundan kurtarıldı. Timur Han bu din ve ırz düşmanlarının yayılmasını önleyerek İslâmiyete çok büyük hizmet etti. Bunun için sahte Bektâşî, yâni Hurûfî tarîkatinin mürîdleri, Timur Hanı sevmezler ve dâimâ kötülerler. (Bkz. Hurûfîlik)

Fadlullah-ı Hurûfî, varlığın özünde temel ilke olarak sesin bulunduğunu kabul ediyordu. Ona göre ses, harfle “zuhur” eder; görünüş alanına çıkar. Bu temel fikrinin yanında birçok haramların mübâh olduğunu söyleyen Fadlullah-ı Hurûfî, Câvidân adlı eserinde, kurduğu yolun ana düşüncelerini sembol olarak kullandığı harflerle açıklamıştır. Altı forma olan Câvidân’ın bir forması Fadlullah-ı Hurûfî tarafından Fârisî yazılmış olup, geri kalan beş formasını talebelerinden bâzıları düzmüştür. Nevmnâme, Arşnâme, Muhabbetnâme adlı eserlerinin yanında İskendernâme diye bilinen Farsça bir Dîvânı da vardır. Hurûfîler tarafından Fadlullah’ın eseri olan Câvidân’a şerhler yazılmıştır. Hakîkatnâme, Mahşernâme, Mukaddemet-ül-Hakâyık, Aşknâme, Vîrân Abdâl Risâlesi, Âhiretnâme, Risâle-i Fadlullah, Risâle-i Bedreddîn, Risâle-i Nokta, Risâle-i Hurûf, Türâbnâme gibi altmış kadar kitap Câvidân’ın şerhleridir. Bunların hepsi, insanları; Allahü teâlâyı inkâra ve İslâm dînini ortadan kaldırmaya, Fadlullah’a tapınmaya sürüklemektedir. Bütün sapık fırkalardan daha kötü oldukları bilinen Hurûfîler, İslâm ahlâkını temelinden yıkmakta, İslâmiyeti hiçe saymakta, sefâhatı, içkiyi ibâdet yerine koymaktadırlar.




Siz de biyografi.net'te yer alabilirsiniz
"
İyi ki, biyografi.net var!" 



biyografi.net
    İngilizce Biyografi
   English Biography

    ünlü kadınlar

   Nasreddin Hoca
  ben de biyografi.net'teyim
  fıkralardan seçmeler



   Makaleler
   Trabzon'un Kültürel Yüzü
   Lozan Delegeleri
   İdlib şehitleri
   BULGARİSTAN TÜRK YAZARLARININ BULGARCA ESERLERİ
   Afrika Kitaplığı
   Rusya'daki en etkili 100 Müslüman listesi
   Teröre karşı 1071 akademisyen
   Irak’ta Türkmen Partiler
   Millî Birlik Komitesi Üyeleri
   KKTC Başbakanları

  Biyografik Takvim
ocak şubat mart
nisan mayıs haziran
temmuz ağustos eylül
ekim kasım aralık

    Tanıtım

    Tanıtım


   İletişim
BİYOGRAFİ NET YAYINCILIK
Tel: 0542 235 72 49



[email protected]

Etimesgut Vergi Dairesi
11512253662
Tasarım: Nihat Çeliker www.webofisi.com  

 

Ana Sayfa İletişim Künye Bu Sayfayı Yazdır Sık Kullanılanlara Ekle E-ticaret
Powered By Webofisi.com