Ana Sayfa Kategoriler Editör İletişim  

   Alfabetik Arama
A B C Ç D
E F G H I
İ J K L M
N O Ö P R
S Ş T U Ü
V Y Z



   Ekstra
     müstear isimler
     peygamberler
     Asr-ı Saadet'te Türkler
     basında biyografi.net
     Biyografi Nedir?
     neden biyografi.net
     sizin biyografiniz
     cv nasıl hazırlanır ?
     genel biyografi kitapları
     takma adlar
     editör



 Linkler 
   Biyografi Tv
   facebook/Biyografi Net
   twitter.com/biyografinet
   Biyografi Atölyesi
   boğazdaki aşiret
   biyograf
   biyografi kitabı
   mahmut çetin yazıları
   www.biyografianaliz.net
   biyografimarket.com

   Biyografi Arama

  

isim ara soyadı ara
 
   
   

     Biyografi Market İçerik  
KİTAP BİYOGRAFİ
 Portre Anlatı
 Günlük
 Biyografi Dosya
 Mektup
 Kronoloji
 Kim Kimdir
 Anı-Hatırat
 Otobiyografi
 Biyografi Genel
 Şecere
 Biyografik Araştırma
 Gezi-Seyahat
 Biyografik Roman
 Biyografik Şiir
FOTOĞRAF
 Görsel Kitap
 Biyografik Fotoğraf
 Şehir Fotoğraf
 Tarihi Eser Fotoğraf
  SAHAF KİTAP
  KAYNAKÇA
 Kaynak Tarama-Kupür
 Bibliyografya
 DVD-CD-VCD
 Biyografi Belgesel
 KİTAP GENEL
 Türkçe Dil Öğretimi
 Kaynak-Çeviri

Daha Fazlası BiyografiMarket.com'da



Facebook da paylaş Twitter da paylaş Live da paylaş

Kiziroğlu Mustafa Bey

halk kahramanı



Kizir, Kars'ın Susuz kazasına bağlı bir köydür. Bu köy Kısır dağlarının geniş eteklerine kuruludur. Kiziroğlu bu köyde yaşadı ve burada efsaneleşti.

Kiziroğlu Köyü'nün yerinde birbirinden uzak yirmi, yirmi beş kadar ev bulunmaktaydı. O zamanlar burada yaşayan insanların başında bulunan kişiye 'kizir' denirdi. Kizir 'muhtar' demekti.

Kizir'in Mustafa adlı bir oğlu oldu. İyi at biner, kılıç kuşanırdı. Zamanla Kiziroğlu Mustafa Bey diye anıldı.

Kiziroğlu Mustafa Bey, babası gibi namlı bir yiğit oldu. Haksızlıkla savaşmaya başladı.

O sırada bölgeye gelen Köroğlu, Kısır Dağları'nda Ferro deresine yerleşti. Onun amacı da bölgedeki haksızlıkları yok etmekti.

Köroğlu bir at gezisinde Kizir Köyü'nü gördü. "Buradaki adaletsizlikler benden sorulur" diye bölgeye yerleşti.

Bir süre köyünden ayrı kalan Kiziroğlu köye döndüğünde Köroğlu'nun bölgeye yerleştiğini gördü. Köroğlu'nun yanına gitti ve kendi bölgesinde hakimiyet kuramayacağını söyledi.

İkisi de birbirini kötü insan bildi.

O zamanın geleneğine göre iki yiğit dövüştü. Köroğlu ve Kiziroğlu günlerce at üstünde kavga etti ancak yenişemedi. Kılıç ve güreşte de yenişemedi.

Bu sırada Kiziroğlu Mustafa Bey'in atı Ala Paça ile Köroğlu'nun atı Kırat da güreşmekteydi.

Kiziroğlu Mustafa Bey geri baktı. Atı Ala Paça'nın Köroğlu'nun Kırat'ını yendiğini gördü. O da Köroğlu'nu yendi.

Kiziroğlu, Köroğlu'nu kamasıyla vuracağı sırada Köroğlu, yiğitleri ve eşiyle helalleşmek için izin istedi.

Kiziroğlu Mustafa Bey, Köroğlu'nu bıraktı. Köroğlu eve gidip, Kiziroğlu'nun kahramanlığını eşine sazıyla sözüyle anlattı.

Köroğlu geciktiği için evine kadar gelen Kiziroğlu kapıdan Köroğlu'nun söylediği türküyü dinledi ve çok duygulandı.

Kiziroğlu kapıyı çalıp içeri girdi. Kiziroğlu Mustafa Bey'i karşısında gören Köroğlu her şeyin bittiğini düşündü. Kiziroğlu sarılıp Köroğlu'nun elini öptü. "Sen benden daha yiğitsin Köroğlu" dedi.

Köroğlu da "Ben artık buradan gideyim burada senin gibi yiğit biri varken kalmak olmaz" dedi ve köyü terk edip batıya doğru gitti.




ŞİİR

Kiziroğlu Mustafa Bey

Köroğlu, Kiziroğlu Mustafa Bey'in kahramanlığını sazıyla sözüyle şöyle anlattı:

Bir hışmınan geldi geçti, peh peh peh peh,
Kiziroğlu Mustafa Bey, hey hey hey,
Bu dağları deldi geçti.

Ağam kim, paşam kim, hanım kim,
Nigar kim, kim kim kim kim,
Kiziroğlu Mustafa Bey,
Bir beyin oğlu, Zorbey'in oğlu.

Hay edende haya teper, peh peh peh peh,
Huy edende huya teper, hey hey hey,
Köroğlu'nu suya (çaya) teper.

Ağam kim, paşam kim, hanım kim,
Nigar kim, kim kim kim kim,
Kiziroğlu Mustafa Bey,
Bir beyin oğlu, Zorbey'in oğlu.

Bir atı var ala paça, peh peh peh peh,
Mecel vermez kırat kaça, hey hey hey,
Az kaldı ortamdan biçe.

Ağam kim, paşam kim, hanım kim,
Nigar kim, kim kim kim kim,
Kiziroğlu Mustafa Bey,
Bir beyin oğlu, Zorbey'in oğlu...




HAKKINDA YAZILANLAR

Zor Beyin Oğlu Kiziroğlu Mustafa
İrfan Özfatura
Türkiye 3 Mart 2004

Efendim rivayetlere bakarsanız Köroğlu, Bolu civarlarında zor işler başarıp efsane olunca, uzak illere de el atar. Tutar Bolu gibi şirin bir memleketi bırakıp Doğu Anadolu’da ferman okutmaya kalkar.

O diyar senin, bu diyar benim derken, gider kalesini, Çıldır gölünü ayaklar altına alan bir tepeye kurar. Bazı ozanlara göre Kısır Dağları’nı yaran Ferro deresinin kenarını mekân tutar.

Tutar ama civarda hüküm süren Kizir (bir nevi idareci, muhtar gibi bir şey) ve avenesi buna çok bozulurlar. “Biz Osmanlıya sadık bir tebayız, yöremizde haydut, eşkıya barındırmayız” diye posta koyarlar. (Bir de Malatya, Arapkir, Divriği civarlarını haraca kesen isyankâr “Geziroğulları” var ki onlar mevzumuzun dışındalar.)

Neyse, Köroğlu bu, tehditlere aldırır mı? “Ben koskoca Bolu Beyini hizaya getirmişim, adsız sansız bir kizirden mi çekineceğim” diye haber yollar.
Kizir akıllı uslu, gün görmüş bir adamdır, lâkin oğlu Mustafa kabına sığamaz. Boyuna posuna bakmadan Köroğlu’na meydan okur, ünlü cengâver ile karşılaşmak için can atar. Bu arada sözler taşınır, fitneler kaşınır ve iş gelir “bire bir” dövüşe çıkar.

Alapaça püsküllü belâ

Bey oğlu dediğin tebasının önünde dövüşecek değildir ya, ikisi haberleşir katran renkli kayaları, berrak berrak suları, zümrütvari çayırları olan bir kuytuda buluşurlar.

Köroğlu karşısına dikilen onbeşlik delikanlıya, Kırat ise huysuz huysuz eşinen Alapaça’ya bakar. İkisi de rakiplerini ciddiye almaz, hem acır, hem kızarlar. Kesinlikle canlarını yakmak istemezler ama yine de bir ders vermeli, kulaklarını çekip, enselerine bir şaplak atmalıdırlar.

Köroğlu kendinden emin bir şekilde “haydi” der, delikanlı “kolla kendini” diye haykırıp atını topuklar. Alapaça boşanmış yay gibi fırlar. Kırat son anda kenara sıçrar da ilk elde yenilmekten kurtulurlar. Ama daha kendilerine gelemeden Alapaça dönüp üzerlerine varır, yeniyetme veled gürzünü patlatır. Köroğlu tecrübesini konuşturup darbeden kurtulur ama kargısı elinden düşer, kalkanı boydan boya yırtılır. Kiziroğlu Mustafa bu fırsatı kullanmaz. Tutup kargısını yere atar, kalkanını taşa çalar. Köroğlu hayatı boyunca ilk kez ürperdiğini hisseder, ki yiğidin böylesi ile oyun oynaş olmaz.
Nitekim Alapaça kartal hızıyla gelir ve bodoslama Kıratın böğrüne dalar. Köroğlu atıyla birlikte yuvarlanır ama sıçrayıp ayağa kalkar. Evet piyade dövüşen birinin süvariye, hele hele böylesi atı olan bir süvariye karşı hiç şansı olmaz ama Kiziroğlu Mustafa da atından iner, yayan yapıldak karşısına çıkar.

Zor beyin zorlu oğlu

Köroğlu, benzeri az bulunan bir silahşördür ama bütün darbeleri sıska çocuğun kılıcına toslar, meydan şakır şakır şakırdar, dört bir yana kıvılcım saçarlar. Bu kavga saatlerce sürer, ele sığmaz veled, Köroğlu’na yanağına burnuna ufak ufak kesikler atar, kâh bıyıklarını, kâh kaşlarını budar. Kiziroğlu Mustafa istediği anda hakimiyeti ele alabilecek kırattadır ki bunu Köroğlu da anlar.

Nitekim genç yiğit bir ara güneşe bakar, “artık eğleşmesek iyi olacak” gibilerinden birşeyler mırıldanır ve Köroğlu’nun kılıcını dilim dilim doğramaya başlar. Kılıcı dört parmak kalınca Köroğlu kamasına sarılır. Delikanlı sakin sakin kılıcını kınına sokar ani bir hamleyle Köroğlu’nun bileğinden yakalar, sonra bi kafa, bi diz. Köroğlu’nu üstünden aşırıp yere çalar. Ünlü şaki son bir gayretle hançerine uzanır ama Kiziroğlu ondan evvel yetişir kabzaya basar. Artık akıbet aşikardır, Kırat acıyla gözlerini yumar.

O güne kadar yenilgi yüzü görmeyen Köroğlu pes eder, kafasını yere koyar. Ancak boynunda soğuk bir çelik değil, omuzunda sıcak bir el bulur. Yeniyetme çocuk onu koltuklayıp kaldırır, pınar başına götürüp, yaralarını yıkar. Beraber abdest alır, birlikte namaza dururlar. Sonra...

Sonra delikanlı bir kâğıt uzatır ki üstünde “bundan böyle asayişi bozmayacağım, Devlete kafa tutmayacağım, Sultana sadık kalacağım. Eğer emredilirse zalimlere, şakilere ve kara donlu kâfirlere karşı vazife almaya hazırım” yazar. Köroğlu hiç düşünmeden mührünü çıkarır ve altına basar. Sakın erkekler ağlamaz demeyin ağlar, hem nasıl ağlar! Birbirlerine abi kardeş gibi sarılır ve içli içli hıçkırırlar.

Kiziroğlu Alapaça’ya binip kaybolur, Köroğlu düşüncelere dalar. “Ömür geldi geçiyor, sen nelerin peşindesin” diye muhasebe yapar.

Peh peh peh... Hey hey hey!

Vakit ilerleyince Köroğlu’nun hanımı Nigâr pencerelere koşar. Sahi en zorlu kavgalardan dakikada sıyrılan yiğidi nerelerde kalmıştır? Hoş, bu cılız çocuğa yenilecek değildir ya! Saatler ilerledikçe içi daralır, kâh seccadesini serer, kâh tesbihine sarılır. Her şeye gücü yeten âlemlerin Rabbine (Celle Celalüh) sığınır.

Köroğlu gecenin bir vakti gelir, kapıyı çalar, döndüğüne göre o haylazı haklamış olmalıdır ama yüzü sirke satar.

Nigâr Hatun büyük bir merakla kavganın neticesini sorar. Köroğlu cevaben öyle bir türkü yakar ki hâlâ kulaklarımızda çınlar:
Bir atı var Alapaça, peh peh peh! / Mecel vermez, Kırat kaça, hey hey hey! / Az kaldı ortamdan biçe / Ağam kim, paşam kim? / Nigâr kim, hanım kim? / Kiziroğlu Mustafa Bey / Bir Bey’in oğlu, Zor Bey’in oğlu. / Bir fendinen geldi geçti, peh peh peh! / Hışmı dağı deldi geçti, hey hey hey! / Ağam kim, paşam kim... Nigâr kim, Hanım kim? / Kiziroğlu Mustafa Bey, / Bir Bey’in oğlu. Zor Bey’in oğlu…




Siz de biyografi.net'te yer alabilirsiniz
"
İyi ki, biyografi.net var!" 



biyografi.net
    İngilizce Biyografi
   English Biography

    ünlü kadınlar

   Nasreddin Hoca
  ben de biyografi.net'teyim
  fıkralardan seçmeler



   Makaleler
   Trabzon'un Kültürel Yüzü
   Lozan Delegeleri
   İdlib şehitleri
   BULGARİSTAN TÜRK YAZARLARININ BULGARCA ESERLERİ
   Afrika Kitaplığı
   Rusya'daki en etkili 100 Müslüman listesi
   Teröre karşı 1071 akademisyen
   Irak’ta Türkmen Partiler
   Millî Birlik Komitesi Üyeleri
   KKTC Başbakanları

  Biyografik Takvim
ocak şubat mart
nisan mayıs haziran
temmuz ağustos eylül
ekim kasım aralık

    Tanıtım

    Tanıtım


   İletişim
BİYOGRAFİ NET YAYINCILIK
Tel: 0542 235 72 49



[email protected]

Etimesgut Vergi Dairesi
11512253662
Tasarım: Nihat Çeliker www.webofisi.com  

 

Ana Sayfa İletişim Künye Bu Sayfayı Yazdır Sık Kullanılanlara Ekle E-ticaret
Powered By Webofisi.com