|
Gördesli Makbule
1921'de eşi Halil Efe ile birlikte Milli Mücadele çete savaşlarına katılmıştır. 17 Mart 1922'de Akhisar'la Sungurlu hududu üzerinde bulunan Koca Yayla'da elinde silah, düşmanla en ön safta savaşırken başından vurularak şehit edilmiştir.
EMİNE AKDÜZEN
Gördesli Makbule
Yıl 1921
Aylardan Mayıs
Bahar yeşil örtüsüyle
Serilmiş toprağa savaşa inat.
Çiçekler inadına kızıl
İnadına sarı
İnadına mavi
İnadına renk renk.
Ağaçlar inadına canlı.
Bahar gibi
Sevda da meydan okuyor savaşa.
Gördesli şehit kızı Makbule
Gördes’te olmasa da
Demirci’de kavuşuyor sevdalısına.
Yağız bir delikanlıdır Halil Efe.
Yiğitliğiyle tanınır
Demirci Kaymakamı İbrahim Ethem’in
Akıncılar Müfrezesi’nde.
Sevda bir çiğ damlası gibi düşünce yürek ucuna
Güvercinler çırpar kanat
Silahlara inat.
Halil ve Makbule
Yürek uçlarında iki çiğ damlasıyla
Tedirgin
Kuşkulu
Diken üstünde
Yine de mutlu bir ortamda kavuştular.
1921 Mayısında
İlk baharlarına uçtular.
Temmuz sıcaklarına dek sürdü
Güvercinlerin cilveli uçuşları.
Hain bir kanca gibi
Kavramıştı tetikleri hain parmaklar.
Kan akacaktı Anadolu’da yine ırmaklar.
Dağlar el etmişti Halil’e
Demirci’de Yalnız ve suskun
Kalamazdı Gördesli Makbule.
Gördes’in işkencelerde kan ağladığını
Yılan zehrinin yürek dağladığını bile bile
Duramazdı eli kolu bağlı.
Yüreğinde sevdasıyla
Belinde tabancasıyla
Yürüdü ana kucağı dağlara.
Yürüdü gizlice Halil’in arkasından.
Ne Halil benimsedi dağda kalmasını ne öteki efeler.
Kararlı direnişi
Yürekli duruşuyla
Ancak
Geri hizmet koşuluyla katıldı akıncılara.
Bir gece
Uyurken akıncılar
Uyurken börtü böcek
Kedi sessizliğiyle kalktı Gördesli
Parmaklarının ucunda yürürken
Dağların ıssızlığını peşinde sürürken
Ay ışığındaki gölgesi kadar sessizdi.
Gizlice düşman karargâhına sızdı.
Bir hançer darbesiyle susturdu nöbetçiyi
Aldı silahını.
Usta bir yaylım ateşinde kaldı yılanlar.
Arkasında atlarla
Ve atların sırtında mühimmatlarla
Döndü müfrezesine.
Artık
Gördesli Makbule
Bir kadın kahramandı.
Doru bir atı ve bir tüfeği vardı artık.
Dağlar handı Gördesli Makbule’ye.
Ne açlıktan yakındı ne yorgunluktan
Ne toptan çekindi ne tüfekten
Ne korku tünedi yüreğine
Ne titreme tenine.
Başkaldırdı uykusuz gecelere.
Her baskında
Her savaşta önde çarpıştı.
Fazlası vardı erkeklerden eksiği yoktu.
Onlar kurşun sıktılar
O da sıktı.
Siperden sipere atladılar
O da atladı.
At koşturdular dağlarda
O da koşturdu.
Nice korkanları kahramanca coşturdu.
Tepe tepe
Ova ova
Koyak koyak
Çoban ateşleri tutuşturdu.
Ölüm
Kurtuluşa beş ay kala
Koca Yayla’da
Kahpe bir kurşunla buldu Gördesli Makbule’yi.
Mezarı bir savunma siperidir.
Kefeni Kanlı elbiseleridir.
O artık Gördesli Şehit Makbule’dir.
O artık
Yüreklerde yıkılmaz bir kuledir.
O artık
Yüreklerde yıkılmaz
O artık
Yüreklerde…
Haydar Bibinoğlu
www.biyografi.net (Binlerce Biyografi) |
|
|
|