Tamer Karadağlı
tiyatro ve sinema oyuncusu



24 Mayıs 1967 tarihinde Ankara'da doğdu. TED Ankara Koleji'nden sonra Çankaya Lisesi’nden ve Bilkent Üniversitesi Sahne ve Güzel Sanatlar Fakültesi Tiyatro Bölümü’nden mezun oldu. İlk filmini 1993 yılında çevirdi. Çocuklar Duymasın dizisiyle ün kazandı. Oyunculuk dışında bir çok ünlü oyuncunun seslendirmesini de yaptı.

FİLMLERİ:
Fedai - 2007
Living & Dying - 2007
Ben Fazla Kalmayacağım - 2007
Sınavdan Sonra - 2006
Hayatım Sana Feda - 2006
Arka Sokaklar - 2006
Beyza'nın Kadınları - 2005
Şans Kapıyı Kırınca - 2004
Yağmur Zamanı - 2004
Bir Tutam Baharat - 2003
En Son Babalar Duyar - 2002
Çocuklar Duymasın - 2002
Nasıl Evde Kaldım - 2001
Artık Sevmeyeceğim - 2000
Sarı Evin Esrarı - 2000
Şaşı Felek Çıkmazı - 2000
Demir Leblebi - 1999
Babam Olur musun? - 1999
Ferhunde Hanımlar - 1993




HAKKINDA YAZILANLAR

Mason mahkemesi dul kadın kesesi-2
Akşam 11 Mayıs 2006

'Çocuklar Duymasın' dizisinin 'Taşfırın Erkeği' Tamer Karadağlı, mason olmak için başvurduğu Loca'yı karıştırdı. İddiaya göre, Zafer Ergin ve Aykut Oray'ın başını çektiği sanatçı lobisi karşı çıktı. Karadağlı, vazgeçti. Ancak üyeler arasındaki gerilim sürüyor

Mason sanatcılar Loca'ya sokmadı

Tamer Karadağlı, çocukluktan beri ilgi duyduğu masonluğa, bir dostu aracılığıyla başvurur. Zaten çok meşhurdur ve iyi para kazanmaktadır. Kariyer kaygısından ziyade, masonluğun felsefesi ile ilgilidir. Başvurusu alınır ve sınav süreci başlar. İlk tahkikatlar olumlu sonuçlanır. 3 ayrı Loca görevlisi, birbirinden bağımsız olarak Tamer Karadağlı'yı araştırmış, iş oylamaya kalmıştır.

Konuyu yakından takip eden bir Loca mensubu, ünlü oyuncunun adaylık sürecinin olumlu seyretmesini saklamıyor: 'Tahkikatları başarıyla geçti. Bu da bizi kızdırdı. Özellikle Zafer Ergin, Aykut Oray, Zeki Alasya gibi sanatçılar Tamer Karadağlı'ya tepkiliydi. Çok para kazandığı ve kendi içlerinden sıyrılıp büyük şöhret olduğu için çekememezlik vardı. Kıskandılar, istemediler.'

FUHUŞ BASKINI

Tamer Karadağlı tam da bu sırada, büyük bir fuhuş skandalının ortasında buldu kendini. Bazı mankenlerle para karşılığı İstanbul Movenpick otelinde buluştuğu belgelendi. Evliliği ve kariyeri büyük yara aldı. 'Çocuklar Duymasın' dizisinden ayrılmak zorunda kaldı. Basın toplantısıyla eşinden ve kamuoyundan özür diledi ama bu onu kurtarmaya yetmedi. Mason Locası'ndaki karşıtlarının eline büyük bir koz verdi.

Loca'da rahatsızlık arttı, mail gruplarında Tamer Karadağlı'ya yönelik kampanya başlatıldı. Binlerce şikayet mektubu ve mail elden ele dolaştı. Ancak hem referans olanlar hem de Büyük Loca, Karadağlı'nın arkasında durdu. Bu durum, mason sanatçıları daha da sinirlendirdi.

Tepkiler genele yayılınca ortamı daha fazla germek istemeyen Karadağlı, başvurusunu geri çekti. Loca Üstadı da onun bu kararını destekledi. Aradan bir yıl geçmesine rağmen Loca'da sular durulmadı. Bir üye, 'Onu Loca'ya teklif edenlerle aramızdaki sürtüşme bitmedi. Teklif edenler gerekli cezayı alana kadar da sürecek' diyor.

HİÇ ÇAPKIN MASON YOK MU?

TAMER Karadağlı olayı, masonları kendi içlerinde sorgulamaya yöneltti. Çünkü evli olduğu halde kaçamak yapanlar vardı. Kimse sütten çıkmış ak kaşık değildi. Karadağlı'nın reddedilmesine tepki gösterenler, Zeki Alasya'nın Loca'ya kabul edildiğinde yaşam tarzının ondan farklı olmadığını ileri sürdüler. Ancak Alasya'nın kıskanılacak tarafı yoktu ve ekonomik durumu iyi değildi. Karadağlı'yı ondan ayıran nokta da buydu.

Loca'nın örtülü ödeneği: Dul Kadının Kesesi

Locaların kayıtdışı iki tür geliri var.

İlki, 'Dul Kadının Kesesi'nde toplanan paralar. İkincisi, devlete düşük gösterilen aidatlar. Üstadın tasarrufunda olan bu paralar örtülü ödenekte birikiyor, makbuz kesilmiyor.

Asıl sorun da bu. Kaydı tutulmadığı için, yolsuzluklara davetiye çıkarıyor.

HİRAM Usta'nın dul annesinden esinlenerek masonların temel simgelerinden biri haline gelen 'Dul Kadının Kesesi' yardım toplanan kese anlamına geliyor.

Türkiye genelinde 300'e yaklaşan localar, 14 günde bir kendi aralarında toplanır. Her locanın sayıları 50-100 arasındaki üyesi bu toplantılarda dolaştırılan keseye para atar.

ÖRTÜLÜ ÖDENEK

Kesede biriken ortalama 500-1000 YTL para, üstadın arzusuyla okul yaptırmak, bursiyer öğrencilerin ihtiyacı gibi yardım amacı güden projelere tahsis edilir. Fakat kayıtdışı olduğu için suiistimale açıktır.

Bunun dışında locaların en önemli gelir kalemi aidatlardır. Yeni girenlerden 2-3 bin YTL giriş harcı alınır. Yıllık aidat ise 350-500 YTL arasındadır. Fakat bu miktarların küçük bir bölümü makbuzla kayıt altına alınır. Gerisi, tıpkı 'Dul Kadının Kesesi'nde toplanan paralarda olduğu gibi Loca'nın örtülü ödeneğidir. Türkiye genelinde 14 bin masonun Büyük Loca'ya kayıtlı olduğu düşünülürse, kasadaki para milyonlarca YTL'yi buluyor. İşte bu paranın şahsi amaçlarla kullanılması veya kayıtlı paranın naylon faturalarla harcanması yolsuzluklara yol açar. Localar bu tür 'açıkları' kendi aralarında para toplayarak giderir.

Eski Büyük Üstat Kaya Paşakay olayında da bu yöntem izlenebilirdi ama hem açık çok büyüktü hem de yaşanan iç çekişme, konuyu basının gündemine taşıdı.

DEVLET TAKİP ETMELİ

Örtülü ödenekten yapılan yolsuzluklardan çok rahatsız olan çevreler, devletin mutlaka bu gelirleri takip etmesi gerektiği üzerinde duruyor. Bu durum üyeler arasındaki çek-senet davalarına bakan Mason Mahkemesi için de geçerliliğini koruyor.




www.biyografi.net (Binlerce Biyografi)