|
|
|
İbrahim Kaypakkaya
( 1949)
siyaset adamı
1949 yılında Çorum'un Alaca ilçesinde doğdu. TKP/ML kurucusu. Hasanoğlan Öğretmen Okulu’nda, Çapa Yüksek Öğretmen Okulu ve İÜ Fen Fakültesi Matematik-Fizik Bölümü’nde okudu. FKF Çapa Şubesi’nin kuruluşuna katıldı. 1968 yılında TİP Eminönü ilçe teşkilatına üye oldu.
Ant ve Türk Solu dergisi yazı kurulunda bulundu. Amerikan 6.Filosunu protesto eylemlerine katıldı. MDD-SD tartışmalarında önce SD sonra MDD tezini benimsedi. TİP’ten ihraç edildi.
Doğu Perinçek liderliğinde bir oluşum olan PDA -TİİKP içinde yer aldı. Bilahare bu hareketten ayrılarak arkadaşlarıyla TKP/ML’yi kurdu.
24 Ocak 1973’te Tunceli kırsalında yakalandı. 3.5 ay gözaltında kaldı.
18 Mayıs 1973 tarihinde öldü.
HAKKINDA YAZILANLAR
Kaypakkaya ile Birlikte...
(Anılarla Geçmişe Yolculuk)
Cilt: 1
Ali Taşyapan
Belge Yayınları / Yaşam ve Anılar Dizisi
"Ben anılarımı yazılacak değerde görmüyorum. Fakat bazı devrimci dostlarım bunun karşıtını düşünüyorlar. Bu dostlar, 68 kuşağından, Çapalı ve İbrahim Kaypakkaya'yı en çok tanıyanlardan biri olmamı, iki cezaevi dönemi yaşamımı ve politik bir geçmişe sahip olmamı çok önemsiyorlar. Yaşadıklarımı, bildiklerimi yazıya dökmeden beraberimde mezara götürür olmama hayıflanıyorlar. Şöyle düşünüyorum: Madem yazmaya, yazıyorum, neden yazım işini yanlız politik geçmişimle sınırlayayım? Yaşamımın diğer dönemlerine neden üvey evlat muamelesi yapayım? O dönemlerin de ilginç görüntüleri var. Okuyucuyu güldüren, düşündüren, üzen, sevindiren, manzaralar elbet bulunur. Hem bu, anı defterine bir çeşni de katar. İşte değerli dostlar, bu yüzden laf torbasının ağzını sonuna kadar açacağım, beceremiyeceğimi bildiğim için edebi bir tarzda yazmaya özenmeyeceğim, çal kalem mektup yazar gibi patır-kütür yazacağım.
HAKKINDA YAZILANLAR
İbrahim Kaypakkaya
Ser Verip Sır Vermeyen Komünist Önder
Hayatı ve Mücadelesi
Nihat Behram
Umut Yayımcılık / Belgesel – Roman Dizisi
Eğer insanlık, elecete bir komünizm panteonu kurarsa, hiç kuşku yok ki, bu panteonun eskiden adına Türkiye denilen kesiminde, genç ve ateşli bir komünist önderin, bir inanç ve direniş sembolünün, defne çelengi içindeki başına, ışıklandırılmış kasketli başına yer verecektir.
HAKKINDA YAZILANLAR
Fırtınalı Yıllarda İbrahim Kaypakkaya
"Bilinmeyen" Yazılar
Ethem Direhşan
Belge Yayınları / Yaşam ve Anılar Dizisi
Kaypakkaya'nın hiç de hak etmediği "ignorasyon"a karşı, hasbel kader katkıda bulunmak amacı ile hazırlanmıştır. Kitabın derleniş amacı, salt bir belgesel olmayı gütmemektedir. Bunun da ötesinde amaç, Kaypakkaya'nın devrimci mücadeleye "ilk" başlangıcından, öldürüldüğü tarihe kadar kat ettiği güzergah hakkında özellikle, yeni devrimci nesillere bir ipucu vermektir. Dolayısiyle, derlenen yazılar bir anlamda Kaypakkaya'nın "bilinmeyen" yazılarıdır. 60'lı yılları araştırmak, devrimci geçmişimizin güzel ve doğru değerlerini, Sol'un da "resmi tarih"ine hapis olmadan inceleyip, bulup ortaya çıkartmak biz genç araştırmacıların tutkusudur ve böylede olmalıdır.
YORUM
Çerkes Ethem'den İbrahim Kaypakkaya'ya
Mahmut Çetin
sondevir 18 Kasım 2014
1.1967 Türkiye Güzellik Yarışması ve Rüçhan Tolgay
Sıla Şahin, Almanya’da 72 bin kişinin oyuyla ‘en seksi dizi oyuncusu’ seçilir. Kendisiyle yapılan söyleşide hayran olduğu isimleri sıralar. İsimlerden biri eğitmenlerinden tiyatrocu Rüçhan Tolgay’dır. Tiyatrocu Rüçhan Tolgay, Çerkes Ethem’in yeğeni ve Çerkes Reşit Bey’in torunudur.
Rüçhan Tolgay’ın eğittiği Sıla Şahin sanat için soyunurken, eğitmeni tiyatrocu Rüçhan Tolgay da 1967 yılında Milliyet Türkiye Güzellik Yarışması’na katılmıştır.
Rüçhan Tolgay, Milliyet Türkiye Güzellik Yarışması’na katıldığında 21 yaşındadır. Konya’da dünyaya geldiğini, Almanya’da bir tiyatro okulunda öğrenci olduğunu ve göz renginin kahverengi olduğunu gazete haberinden öğreniriz.
2.Doğu Perinçek’in eniştesi Gün Zileli’nin 1960’lı yıllar hasreti
Gün Zileli anlatır: Şair Ahmet Arif’in, 1969 yılında yayımlanan ‘Hasretinden Prangalar Eskittim’ adlı kitabı şiire yeni bir soluk getirecek, hepimizin başucu kitabı olacaktı. Tiyatro ve sinema da üzerimizde çok büyük etkiler bırakan sanat dallarıydı. Ali Haydar Cilasun ve Rüçhan Tolgay’ın başını çektikleri Sahne Anadolu köy köy dolaşarak tiyatroyu kitlelere götürmede öncü bir rol oynamıştır.
Bu alıntının tefsirini yapalım. Leyla Erbil, ilk evliliğini Aytek Say ile yapar. Aytek Say, Çerkes Ethem’in ağabeyi Saruhan Mebusu Çerkes Reşit Bey’in oğlu ve Güner Kuban’ın ağabeyidir.
Yazar Leyla Erbil, Ahmed Arif’le bir ilişki yaşar. Arkadaşlık ötesi ama evliliğe ulaşamayan bir ilişkidir bu. İkisi de evli olmalarına rağmen mektuplarla bir ömür boyu sürer diyalogları.
3.Emrah Cilasun’un renkli soy ilişkileri
Yazar ve çevirmen Emrah Cilasun üretken bir kalem… Sol içinde renkli bir portre. Cilasun’un soy ilişkileri bir yanda Çerkes Ethem’in ağabeyi Reşit Bey’e diğer yanda babası Ali Haydar Cilasun vasıtasıyla da Alevi pirliğine ulaşıyor.
Annesi Rüçhan Tolgay, Çerkes Ethem’in ağabeyi Reşit Bey’in torunudur.
Babası Ali Haydar Cilasun’un ve annesinin sahibi oldukları Sahne Anadolu Topluluğu 1970’lerin ortasında yasaklanınca, ailesi ile birlikte Almanya’ya iltica eder. Ali Haydar Cilasun 20 Alman filminde ve 3 Alman tiyatrosunda oynar.
4.Baba Ali Haydar Cilasun PKK’nın Sürgünde Kürt Parlamentosu’nda
1990’lı yıllarda PKK’nın Belçika’da kurduğu Sürgünde Kürt Parlamentosu ilginç bir yapı idi. Parlamento’nun başkanı DEP Eski Genel Başkanı ve Özgür Gündem gazetesi sahibi Yaşar Kaya idi.
Sürgünde Kürt Parlamentosu’nda Celal Talabani’ni kayınpederi x, eski milletvekilleri Zübeyir Aydar, Kinyas Kartal’ın yeğeni Remzi Kartal, Yezidi ve Alevi temsilciler birbiri ardına marifetlerini sergiliyordu.
Sürgünde Kürt Parlamentosu’nda Aleviler’i temsilen katılan isimlerden biri Kürdistan Aleviler Birliği Başkanı Ali Haydar Cilasun idi. Cilasun saç sakal birbirine girmiş Karl Marks’ı hatırlatan bir surette daima parlamentonun ön sıralarında görünüyordu.
Kürdistan Aleviler Birliği Başkanı Ali Haydar Cilasun
Ali Haydar Cilasun, Almanya’da PKK desteği ile Kürdistan Aleviler Birliği (Union der Aleviten aus Kurdistan: KAB) adlı bir örgüt kurar. Örgütün yayın organı Zülfikar dergisidir.
Ali Haydar Cilasun’un PKK ile ilgili en veciz ifadesi “Gerçek Alevilik Kürdistan'daki mücadeleyi desteklemekten geçer” sözüdür.
Ali Haydar Cilasun, Alevilik’in geleneksel yapısı dışında bir dededir, pirdir.
Ali Rıza Bayzan, ‘PKK’nın Aleviliği Dönüştürme Projesi-I’ adlı yazısında önemli tespitlerde bulunur. Bayzan’a göre PKK, Kürdistan Aleviler Birliği’nin kuruluşunu gerekçelendirirken asıl amacı Aleviler’i PKK’nın arka bahçesi yapmaktır.
Yeni Alevi hareketi üzerine çalışmalarıyla tanınan Krisztina Kehl-Bodrogi, “PKK’nın Sivas Olayı’nın ardından Alevi söylemini Kürt milliyetçi söylemine dahil etmeye başladığını” söyler.
Kürdistan Aleviler Birliği’nin Başkanı Ali Haydar Cilasun ‘Alevilik Bir Sır Değildir’ adlı kitabına “Temel açmaya, ilk kazmayı vurdularsa ne mutlu, Aleviliğin inşacılarına merhaba” diye başlar. Bu inşa ‘Ali’siz Alevilik’ inşasıdır. Cilasun, ‘Alevilik İslam Dışı mıdır EVET’ adlı cd’lerinde, ‘Ali’siz Alevilik’in izahını yapar.
Cilasun’un Alevilik’le ilgili eserleri: Alevilikte Cem, Alevilik ve Kızılbaşlık, Alevi Yolu, Alevilik Bir Sır Değildir, Alevi Dinozorlar, Posttan Dosta…
Cilasun’un Alevilik öğretisi dışında yazdığı eserler içinde ‘Pir Sultan’ adlı tek kişilik oyun ve ‘Dersim Destanı’ ve ‘32 Gün Apo ile Anılar’ dikkat çeker. ‘Kürt Sebe Ermeni Pusant’ adlı biyografik roman üzerinde çalışmaktadır.
Ali Haydar Cilasun, politik serüvenini TKP, Maoist Parti (muhtemelen Perinçek’in TİKP’i), ve PKK olarak sıralar.
Cilasun öldükten sonra mezarına içki dökülmesini vasiyet eder: “Mezarıma gelenler şarkılar, türküler, sazlar içkiler ve danslarla beni ziyaret etmelerini rica ederim. Ve tabi ki mezarıma bir kadeh rakı dökmelerini unutmamak şartıyla baki selam öpüldünüz. PİR CİLASUN”
5.Kaypakkaya muhibbi olarak Emrah Cilasun
İbrahim Kaypakkaya, Türkiye Solu’nun önemli bir fenomeni.
Kaypakkaya, Çorumlu bir Alevi. Kaypakkaya’nın kurduğu siyasi örgüt TKP/ML-TİKKO genelde Aleviler arasında örgütleniyor. Bugün örgütsel bütünlüğünü kaybeden TKP/ML-TİKKO’dan ona yakın sol fraksiyon türemiş durumda.
Babası Ali Haydar Cilasun vasıtasıyla Emrah Cilasun da Maocu gelenekle irtibat kurmuş. Son dönemde özgün İbrahim Kaypakkaya çalışmalarından ikisine Emrah Cilasun imza atmış. ‘Fırtınalı Yıllarda İbrahim Kaypakkaya’ kitabını yazmış ve Kaypakkaya’nın hayatını anlattığı ‘Kırmızı Gül Buz İçinde’ adlı bir belgesel film yapmış.
6.Çerkes Ethem’den İbrahim Kaypakkaya’ya şirkin inşası
Çerkes Ethem, 31 Aralık 1921 tarihinde Genelkurmay Başkanlığı’na çektiği telgrafı ‘Baki ilk Selam’ sözleri ile bitirir. Emrah Cilasun’un Çerkes Ethem kitabı: ‘Baki İlk Selam-Çerkes Ethem’ ismini bu mektuptan alır.
Emrah Cilasun, Marks’ın ‘Din halkların afyonudur’ yargısının din konusunda marksist anlayışın kilit noktası olduğunu söyler. Emrah Cilasun, Çerkes Ethem’den İbrahim Kaypakkaya’ya bir inşa içindedir bu tevhid’e karşı şirkin inşasıdır. Yaptığı her şey babası Ali Haydar Cilasun’un Alisiz Alevilik inşasının devamı mahiyetindedir.
Emrah Cilasun’dan İbrahim Kaypakkaya’nın Çerkes Ethem methiyesini de öğreniriz. Komprador Marksistlere ve özellikle TKP’ye göre Çerkes Ethem haindir. Ethem Bey hakkında Solcuların ‘ihanet’ iddialarına yegane itiraz, İbrahim Kaypakkaya’dan gelmiştir.
Kaypakkaya, Çerkes Ethem için “O, hain değil Yeşil Sosyalisttir” demiştir.
Emrah Cilasun, dedesi Reşid Bey’in kaleme aldığı mektupları, ‘Baki İlk Selam-Çerkes Ethem’ kitabının yayınlanacak ikinci bölümünde değerlendireceğini söyler.
Çerkes Ethem ve Hoybun
Emrah Cilasun, ‘Kürtler ve Çerkezler arasında başka dayanışma örnekleri var mı?’ sorusunu gerçekçi bir şekilde yorumlar: “Ethem Bey’in, Ortadoğu’da yaşarken Hoybun Cemiyeti’yle dirsek teması içinde olduğu söylenir. Bu ve buna benzer söylentilerin araştırılması gerekir. Benim elimde somut bir veri yok.”
7.Hatime: ‘Aydın Yabancılaşması’nı anlaşılmadıkça…
Emrah Cilasun, dedesi Çerkes Reşit Bey ve Çerkes Ethem’den İbrahim Kaypakkaya’ya uzanan bir muhalif cephe içindedir.
Emrah Cilasun’un ayrıca Ermeni Soykırımı ve Pontus mağduriyeti iddialarını kabul etmesi, Türk Milleti’ne karşı ‘Aydın Yabancılaşması’nda altını çizdiğimiz ötekini inşa faaliyetidir.
Türk Sağı, ‘Aydın Yabancılaşması’nı anlamadıkça PKK’nın şirki esas alan bir ötekini inşa hareketi olduğunu ve HDP- HDK’nın yıkıcı misyonunu algılayamayacaktır.
HABER
Kaypakkaya'nın kardeşi vefat etti
15.07.2019
İbrahim Kaypakkaya'nın kardeşi İbrahim Karakaya gözyaşları arasında son yolculuğuna uğurlandı...
68 kuşağının önde gelen isimlerinden İbrahim Kaypakkaya’nın kardeşi İbrahim Karakaya, geçirdiği kalp krizi sonucunda hayatını kaybetti.
Karakaya için Ankara’da Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Batıkent Cemevi'nden bir tören düzenlendi. Buradaki törene bazı siyasi parti temsilcileri, sendika yöneticileri, yakınları ve çok sayıda yurttaş katıldı.
İbrahim Karakaya’nın cenazesi daha sonra ağbisi İbrahim Kaypakkaya’nın mezarının bulunduğu Çorum’un Karakaya köyüne götürülerek burada toprağa verildi.
İbrahim Kaypakkaya’nın babası Ali Kaypakkaya, soyadından dolayı küçük oğlunu okula yazdıramayınca köyünün adı Karakaya’yı soyadı olarak aldı.
|
Siz de biyografi.net'te yer alabilirsiniz "
İyi ki, biyografi.net var!" |
|
|
biyografi.net
Tanıtım |
|
|
|
|
Tanıtım |
|
|
|