Vehip Paşa (1877)-(1940) asker Harp Akademisi'nin 1899-1900 döneminde 52. Sınıfın birincisi olarak, kurmay yüzbaşı rütbesiyle mezun oldu. Yemen'de bulunan IV. Ordu'da hizmete başladı. Burada İmam Yayla ile yapılan savaşlarda, bölgede barışın sağlanmasında büyük rol oynadı. Daha sonra Diyarbakır Tümeni'ne kurmay başkan olarak atandı ve Erzincan'a Müşir Zeki Paşa komutasındaki IV. Ordu karargahına nakledildi.
31 Mart Vakası'ndan sonra, Hareket Ordusu komutanları ile İttihatçıların isteği üzerine İstanbul'a Harbiye Nezareti'ne tayin edildi.
1909'da Mahmud Şevket Paşa Harbiye Nazırı olunca, Harp Okulu ve Kuleli'de bozulan askeri disiplin ve inzibatı sağlayabilmek düşüncesi ile Harb Okulu komutanlığına getirildi. Rütbesi kurmay binbaşı olmasına rağmen, verilen her görevi başarı ile sonuçlandırdı. 1912 yılına kadar bu önemli göreve devam etti.
Harp Okulu'nun modernleşmesine ve askeri disiplinin arttırılmasına büyük çaba harcadı.
1912'de Yanya müstahkem mevkii komutanlığına atandı. Burada kolordu komutanı olan ağabeyi Esad Paşa'nın emrinde görevlendirildi. Balkan Savaşı'nda 20 Eylül 1912'de seferberliğin ilanı üzerine, şiddetli Yunan saldırıları karşısında Yanya kalesini 20 Şubat 1913 tarihine kadar savundu. Kalenin teslim protokolünü Metaksas ile karşılıklı görüşerek yaptı. Ancak Yunanlılar tarafından Atina'ya götürüldü ve dokuz ay süreyle tutuklu kaldı.
Balkan Harbi sonunda esaretten döndüğünde albaylığa yükseltildi. 22. Hicaz Tümen Komutanlığına atandı. I. Dünya Savaşı'nda Çanakkale cephesinde Liman Von Sanders'in yönettiği V. Ordu emrinde, Güney Grubu Komutanı olarak 15. Kolordu Komutanlığını yaptı.
Önce 3. Tümeni ile Kumkale Yeniköy kıyılarını korumaya ve 11. Tümeni ile Çanakkale'de Besike kıyılarını savunmaya çalıştı. Düşman, Gelibolu yarımadasına çıkınca, 15. Kolordu güneye geçerek, kuzeydeki Esad Paşa komutasındaki kuvvetlerle İngiliz saldırısını durdurmak yolunda büyük çaba harcadı.
Mustafa Kemal Atatürk, Anafaratalar'da düşmanı durdurunca Esad Paşa, kardeşinden bu cephenin takviyesini istedi. Sıkışık durumda bulunmasına rağmen, önce Nuri Conker'i alayı ile Mustafa Kemal'i desteklemeye gönderdi ve 8 Ağustos'ta bütün 8. Tümeni Esad Paşa'nın emrine verdi.
Başkomutan Vekili Enver Paşa tarafından II. Ordu Komutanı olarak görevlendirildi. Erzurum Kalesinin Ruslar tarafından düşürülmesi üzerine 23 Şubat'ta ordu, komutanlığından affını isteyen Mahmud Kamil Paşa'nın yerine tayin edildi. Üç misli üstün Rus kuvvetleri karşısında 300 km'lik bir cepheyi 50 bin kişilik ordusu ile tutmaya çalıştı. Uğradıkları çetin saldırılara, şiddetli kışa, iaşe ve silah ikmali güçlüklerine rağmen kuvvetlerini dağıtmadı hatta yorulan birliklerinden 'Kafkas Tümeni' adını verdiği yeni kuruluşlar meydana getirdi.
Ayrıca 1917 Sovyet Devrimi üzerine Bolşeviklerin savaşı durdurmasından yararlanarak 12 Şubat 1918'de iki koldan harekete geçti. 24 Şubat'ta Trabzon'u, Mart'ta Hopa'yı, alarak kalan bütün kuvvetleriyle 1914 sınırımıza ulaşmayı başardı.
Kaybettiğimiz yerlerin geri alınmasından doğan bir sevinçle ordusuna yeni bir ruh kazandırdı. Başkomutanlıkça kendisine Batum, Kars ve Ardahan bölgesinin ele geçirilmesi emri verildi. 25 bin kişilik bir kuvvetle 26 Mart 1918'de eski sınırları da aşarak Batum üzerine yürüdü. 30 Ekim 1918'de Mondros Mütarekesi'nin imzalanması üzerine Vehip Paşa bu bölgeden ayrılarak İstanbul'a geldi.
Enver, Talat ve Cemal paşaların Almanya'ya kaçmasına rağmen İstanbul'da kalan ittihatçılardan çekinen hükümet 63 kişiyi tutuklattı. Bu kişiler arasında Vehip Paşa da vardı. Tutuklular, Bekir Ağa Bölüğü'ne hapsedildi.
Tahliye edildikten sonra tekrar arandığını fark eden Vehip Paşa İtalya'ya kaçarak kendisini kurtarabildi. Daha sonra Almanya, Romanya, Yunanistan ve Mısıra giden Vehip Paşa, İtalya - Habeşistan harbinde Habeş ordusuna komutanlık yaptı. Sekiz ay süren Habeşistan İtalya Harbi sırasında emrindeki kuvvetlerin azlığına rağmen, İtalyanlar Vehip Paşanın cephesini bir karış geri süremediler. Ancak, Kuzey Cephesi düşürülerek imparatorun yurdunu terke mecbur bırakılması üzerine Vehip Paşa da erlerini silah ve cephanelerini beraberlerinde bırakarak memleketlerine yolladı.
Bir süre daha İskenderiye'de kalan Vehip Paşa İstanbul'a döndü ve yurt topraklarında hayata gözlerini yumarak, Karacaahmet'te mezarlığına gömüldü.
AİLE
Taşkent'ten Türkiye'ye göçmüş bir Türk ailesinin çocuğudur. Vehip Paşa Yanya belediye başkanlarından Mehmed Emin Efendi'nin oğlu, Çanakkale Savaşı'nın kolordu komutanlarından Esat Paşa'nın küçük kardeşi ve bankacı Kazım Taşkent'in amcasıdır.
ENGLISH BIOGRAPHY
Born in 1877 to a family of Turkish immigrants from Central Asia, Mehmet Vehib graduated from the War Academy in 1900 and joined the Fourth Army which was then stationed in Yemen. He took part in the battles against the local tribes and later he was posted to Erzincan and Diyarbakır. In 1909, when the Action Army suppressed the rebellion in Istanbul, he was called to Istanbul, where he began to work at the Ministry of War. Later the same year, Mahmut Şevket Paşa gave him the job to bring back discipline to the cadet school and for three years Mehmet Vehib remained the commander of the school.
When the Balkan War broke out, Mehmet Vehib assumed the command of the fortified zone of Ioannina (TR: Yanya, in modern-day Greece). Together with his brother Esat, who was corps commander in Ioannina, he managed to defend the city successfully for 7 months. After the Balkan War, he was brought to Athens, where he was kept as prisoner of war for 9 months.
At the wake of the World War, Vehib Paşa was commanding the 22nd Division stationed in Hejaz. When Turkey entered the war, he took over the command of the XV Corps in Gallipoli. He fought against the British in the southern part of the peninsula. During the course of the war, Enver Paşa appointed him as the commander of the Second Army, replacing Mahmut Kamil Paşa who had resigned after the fall of Erzurum to Russians. He successfully held the defensive lines in the Caucasian front and when Russia capitulated, he recaptured the territory lost in the war.
After the armistice, he was jailed because of his links with the Committee of Union and Progress (CUP). After he was released, he fled to Italy first and then went to Ethiopia to command the Ethiopian army against the Italians. When this war was over, he lived in Egypt for a while and eventually settled in Istanbul, where he died in 1940.
HAKKINDA YAZILANLAR
Vehip Paşa (Kahramanlıktan Sürgüne) Yüksel Nizamoğlu Yitik Hazine Yayınları Türkçe (Orijinal Dili:Türkçe) 328 s. -- 2. Hamur-- Ciltsiz -- 13 x 19 cm İstanbul, 2013 ISBN : 9786055129309
Eser, Balkan, Çanakkale, Kafkas Cephelerinde bizzat görev alan ardından yurt dışında pek çok askerî faaliyete katılan Vehip Paşa konusunda ülkemizde yapılan ilk ve tek çalışmadır. Kitapta Vehip Paşa'nın içinde bulunduğu hadiseler etraflıca incelenmektedir. Eserin sonunda paşaya dair hiç yayınlanmamış fotoğraflardan oluşan bir aile albümü bulunmaktadır. (Tanıtım Bülteninden)