24 Mart 1937 tarihinde Türklerin en yoğun yaşadığı Kosova’nın Prizren kentinde doğdu. Doğduğu kentte öğrenim gördü. Liseden mezun olduktan sonra bir ara öğretmenlik yaptı.
1964 yılında, o zamanlar "Sevinç" ve "Tomurcuk" Çocuk Dergileri'nin yayın yönetmenliğini yapan Necati Zekeriya'nın girişimiyle Üsküp'e geldi. "Birlik" Gazetesi ve çocuk dergilerinde çalışmaya başladı.
1969 yılında Necati Zekeriya'nın "Birlik"in başına getirilmesi ardından, Nusret Dişo Ülkü "Sevinç" Aylık Çocuk Dergisi'nin yayın yönetmeliğine getirildi. 1977 yılında Prişrine'ye geçti ve "Tan" Gazetesi kültür-sanat sayfalarını yönetti.
1979 yılında, Priştine'de ilk Türkçe çocuk dergisi olan "Kuş"un yayın hayatına girmesinde büyük emeği geçti. Derginin ilk sayılarının yayın yönetmenliğini de yaptı.
1981 yılında tekrar Üsküp'e döndü. "Birlik" Gazetesi'nde önce gazetecilik yaptı, sonra kültür sayfalarını yönetti. 1990 yılında yine "Sevinç" çocuk dergisinin yayın yönetmenliği görevine atandı.
1992 yılında emekliğe ayrıldı. Ticaretle uğraştı.
"Prizrensiz yaşıyabilirim, ama Üsküpsüz yaşıyamam" diyebilecek kadar Üsküp'e aşık olan Nusret Dişo Ülkü, daha öğrencilik yıllarında edebiyata yakın ilgi göstermiş, yazdığı ilk şiirler çocuk dergilerinde yayımlanmıştır.
Makedonya Yazarlar Birliği üyesi. Sırpça, Hırvatça ve Makedonca'dan Türkçe'ye çeviriler yaptı.
ESERLERİ:
1963 yılında yayımlanan ilk şiir kitabı "Çocuklarla Ağaçlar" ("Koço Ratsüv" Yayın Şirketi, Üsküp) çocuklar için yazdığı şiirlerden oluşmaktadır. Bunun ardından "Diyeceklerim" (şiirler, "Koço Ratsin" Yayınevi, Üsküp 1965), "Çocukların Elleri" (çocuk şiirleri, "Detska Radost" Yayınları, Üsküp 1965), "Üçgen" (şiirler, "Birlik" Yayınları, Üsküp 1972), "Ozanlar Güncesi" (şiirler, "Birlik" Yayınları, Üsküp 1974), "Tito Koçaklaması" (şiirler, "Tan" Yayınevi, Priştine 1977), "Dereden Tepeden" (çocuk şiirleri, "Birlik" Yayınları, Üsküp 1981; önce Makedonca çevirisi yayımlanan bu kitap daha sonra Sırphırvalça'ya çevrilmiş ve "Svastara" adı altında 1983 yılında Belgrad'ın "Grafos" Yayınevi tarafından yayımlanmıştır), "Deniz ve Ben" (şiirler, Anadolu Sanat Yayınları, İstanbul 1983), "Tü-tü-tüü" (çocuk şiirleri, "Birlik" Yayınları, Üsküp 1985)şiir kitapları yayımlandı. Nusret Dişo Ülkü'nün bir de öykü kitabı vardır: "Kara İsmet" (çocuk öyküleri, "Birlik" Yayınları, Üsküp 1978; aynı kitap 1981 yılında İstanbul'da, "Koza" Yayınları tarafından "ismet Kara" adıyla yayımlandı).
NUSRET DİŞO ÜLKÜ'NÜN ŞİİRLERİ
ŞİİR ÜSTÜNE ŞİİR
Bu şiir Evet bu şiir Hatırladığın şeyleri Hatırladığın şeyleri unutturacak Ve unuttuğun şeyleri hatırlatacaktır Unuttuğun şeyleri hatırlatacak U nuttuğun şeyleri Evet bu şiir Bu şiir Bu
SOR
Yurdu yurttaşlara ve yurdu koruyanlara sor Yurdun ve yurdu savunmanın ne demek olduğunu onlar bilir. Savaşı savaşanlara ve savaşta düşenlere sor Savaşın ve ölümün ne demek olduğunu onlar bilir Savaşı yurttaşlara ve savaşın ne demek olduğunu bilenlere sor Yurdu savaşanlara ve yurt için ölmenin ne demek olduğunu bilenlere sor.
GERÇEK OZAN
Ozan odur ki ne zaman "At ölür meydan kalır, Yiğit ölür şan kalır" gibi Ozan ölür, şiir kalır.
YOLUNUZDAN GİDİYORUM
Susamışların Susamışların elinden su içiyorum Siz içiyor musunuz? Acıkmışların Acıkmışların sofrasından ekmek yiyorum Siz yiyor musunuz? Sarhoşların Sarhoşların yolundan gidiyorum Siz gidiyor musunuz? Dindarların Dindarların yolundan sapıyorum Siz sapıyor musunuz? Kısacası Kısacası bazen kendimden geçiyorum Siz geçiyor musunuz?
ESKİ TAS ESKİ HAMAM
İki adam ölümden konuşuyordu Biri kaza öteki de ecel ölümünden korkuyordu. Kaza ölümünden korkan adam Uzun boylu kan kusuyordu Gerdek gecesinden bir ay sonra Başucunda Kur'an'la Vücudu kemiren hastalıktan ölüyordu. Ecel ölümünden korkan adam Hovardalık yapıyordu Gerdek gecesinden üç ay önce Araba tekerleğinden kalkan Yumruk kadar taştan Ölüyordu. İki adam Ölümden konuşuyordu Benimse ödüm kopuyordu.
SÖZUMONA OZAN
Kendimi ozan bildiğim için şiir yazarım Şiir yazdığım için ozan değilim. Karıdan sonra en büyük tutkum En büyük tutkum şiir olduğu halde Karıyı boşarım şiiri bırakmam yani Kendimi ozan bildiğim için şiir yazarım Şiir yazdığım için ozan değilim.
YİĞİTLERİN ŞİİRİ
Küçük dağlarda en büyük yiğitler doğdu En küçük yiğitler öldü büyük dağlarda En büyük yiğitler küçük dağlarındır Büyük dağlarındır en küçük yiğitler. Bu dağlar bizim dağlardır Bu yiğitler bizim yiğitler. Küçük savaşlarda en büyük erler doğdu En küçük erler öldü büyük savaşlarda. En büyük erler küçük savaşlarındır Büyük savaşlarındır en küçük erler. Bu savaşlar bizim savaşlardır Bu erler bizim erler.
KÜTÜK
Bu Türkçe anamın Türkçesi Anamın anasının, Gidenlerimizin kalan kalanlarımızın giden sesi. Dünyaya gelecek olanlarımızın gelen sesi. Bu Türkçe benim Türkçem, Köylümün, kentlimin. Bu lehçe benim lehçem. Bu yer babamın yeri, Babanım, babasının, Gidenlerimizin soğuk kalanlarımızın sıcak teri. Dünyaya gelecek olanlarımızın sıcak teri. Bu yer benim yerim, Köylümün, kentlimin. Bu ter benim terim. Bu mezar dedemin mezarı, Dedemin, dedesinin. Gidenlerimizin kapanık kalanlarımızın açık mezarı. Dünyaya gelecek olanlarımızın açık mezarı. Bu mezar benim mezarım, Köylümün, kentlimin. Bu ölü benim ölüm. Bu kütük anamın kütüğü Babamın, dedemin. Gidenlerimizin küçük kalanlarımızın büyük O kentin Emin Paşa Camii'nde çocukluğum kaldı. Acı tatlı anılarla geçen çocukluğum. O kentin hep mavi göğünü anımsarım, Mavi göğünde öbek öbek beyaz bulutları, Beyaz mavi arasında uçan kuşları. O kent benim kentim. inim inim ağlayanların, gür gür gülenlerin. O bir kent ki savaşı savaş bilir, barışı barış, Alınyazısı kalesinde, Kız Kulesi'nde okunur. O kent ozanların kentidir, Henüz yazılmamış ya da yazılacak şiirlerin. Ü kentin kendi tarihi var, Tarihe yazılmış, tarihe yazılacak Hem de tarihe karışmış tarihi. O kentte doğdum, O kent benim kentim, ozanların kentidir. O kentin kendi Türkçesi, ana Hatçesi var. O Hatçe benim anam, O Türkçe benim Türkçem.
BÜTÜN BAYRAKLARI SEVİYORUM
Bütün bayrakları seviyorum ama Yugoslavya'da bütün dünya ulusların bayrakları arasında Türk bayrağını arıyorum. Türkiye'de bütün dünya ulusların bayrakları arasında Yugoslavya bayrağını arıyorum Başka herhangi bir ülkede bütün dünya ulusların bayrakları arasında hem Yugoslav hem de Türk bayrağını arıyorum Ama bütün bayrakları seviyorum. Dünyaya gelecek olanlarımızın büyük kütüğü. Bu kütük benim kütüğüm, Köylümün, kentlimin. Bu kütük Türklüğün kütüğü.
O KENT
O kentte doğdum. Her ana gibi beni de bir ana doğurdu, O kentte anamı ana bildim, dilimi dil. Ana dilim Türkçe, Analar Fatma, analar Hatçe.
BAYRAMLAR
Bayramlar olmasaydı günleri sayamazdık Bayramlara hazırlanamazdık sayılı günler olmasaydı Savaşlara değil bayramlara inandık Ama savaşlarda yendik bayramlarda değil Bayramlar adına bayramlar yaptık Gene tanrılar yarattık bayramlar adına Ant içtik bayramdan bayrama mezarlara çelenk taktık Gazileri andık bayramdan bayrama Bayramları kutladık eski yeni bayramları Öyle ya eski bayramlarda yeni bayramları kutladık
HAKKINDA YAZILANLAR
Balkanlar’da Türk Şiiri - Balkan Türklerinin Kimlik Destanı Suat Engüllü 1. Karşıyaka Şiir Kurultayı 19-21 Mart 2004/ İzmir
Tercihini Makedonya Türk şiirinde yer almak yönünde yapan Nusret Dişo Ülkü, şiirlerinde çağdaş bir şiir anlayışı sergilemektedir. Buna rağmen ilk şiirlerinden beri toplumsal ve güdümlü konulara yer vermekten vazgeçmemiştir. Ancak slogancılığın sularına da kapılmamıştır. Somut şiiri tercih etse de, ünlü Bosna Hersek şairi Mak Dizdar’ın etkilerini taşıyan soyut şiir örnekleri de vermiştir. Bir süre sonra onlara Hasan Mercan katılmıştır.