Biyografi Ara!
Binlerce biyografi keşfedilmeyi bekliyor
Binlerce biyografi keşfedilmeyi bekliyor
sefaretname yazarı
Mustafa Sami Efendi
Osmanlı Büyükelçisi
sefaretname yazarı
İstanbul’da doğdu. Kaynaklarda çocukluk ve ilk gençlik yılları hakkında bilgi yoktur. Memuriyete Defterdar Mektûbî Kalemi’nde başladı. Ardından hamamlar kâtipliği, ihtisab kâtipliği, bazı vezirlerin divan kâtipliği görevlerinde bulundu.
1833 yılında hâcelik rütbesi verildi. Kısa bir süre sonra Viyana sefâreti kâtipliğine tayin edildi. İstanbul’a dönüşünde Âmedî Kalemi hulefâlığına getirildi.
1838’de Paris sefiri Fethi Ahmet Paşa’nın maiyetine başsırkâtibi olarak gönderildi. 27 Nisan’da İstanbul’dan yola çıkan Sâmi Efendi Malta, Napoli, Roma, Floransa, Milano, Venedik, Trieste, Viyana, Prag, Berlin, Frankfurt, Brüksel ve Londra gibi Avrupa’nın belli başlı şehirlerine uğrayan bir güzergâh üzerinden 23 Eylül’de Paris’e ulaştı.
Bu seyahate ve Paris’te bulunduğu yıllara ait intibalarını Avrupa Risâlesi adıyla kaleme aldığı sefâretnâmesinde anlattı.
1839’da İstanbul’a dönüşünün ardından Posta ve Telgraf nâzırı oldu. Avrupa Risâlesi’nin yayımlanmasından sonra da Takvimhâne nâzırlığına getirildi (1840).
Takvîm-i Vekāyi‘de devrin önemli siyasî gelişmelerine dair bazı yazılar kaleme aldı.
Takvimhâne nazırlığından Mayıs 1841’de azledildi. Sâmi Efendi’nin azline sebep, Ahmet Lutfi Efendi’nin bildirdiğine göre kendi örf ve adetlerimizi kötüleyip Avrupa’yı övmesi, bu yoldaki ölçüsüz sözleri ve özellikle Mustafa Reşit Paşa’ya intisabı ile Tanzimat’ın ilânı ve uygulanması sırasında birtakım yanlış davranışları olmuştur.
1846’da Ziraat Meclisi azası, kısa bir süre sonra da Viyana maslahatgüzârı oldu. Eylül 1846’da Berlin sefiri olarak görevlendirildi. Ağustos 1849’da ûlâ sınıf-ı sânîsi rütbesine yükseltilip Tahran sefirliğine tayin edildi. Haziran 1851’de tekrar azledilerek İstanbul’a döndü.
1855 yılında vefat etti. Haydarpaşa Kabristanı’na defnedildi.
Sâmi Efendi’nin bazı şiirleri de vardır.
ESERİ:
Avrupa Risalesi
Mustafa Sami Efendi
Gündoğan Yayınları / Tarih ve Osmanlı Klasikleri Dizisi
Mustafa Sâmi Efendi’nin yayımlanmış tek eseri olan kırk sayfalık Avrupa Risâlesi, Paris’e yaptığı seyahatin ve sefâret başkâtipliğinde bulunduğu yılların Paris’inin izlenimlerini anlattığı bir eserdir. Özet halinde bir seyahat tutanağı mahiyetindeki birinci bölümde Paris’e ulaşıncaya kadar uğradığı ülkelerin, gördüğü şehirlerin coğrafî özelliklerini, halkın yaşayışını, tarihî eserlerini, toprağından geçtiği devletlerin askerî gücünü, politik usullerini, nüfusunu, dinî özelliklerini, turistik yerlerini, sanat eserlerini, eğitim, kültür ve sağlık kurumlarını, ilim ve teknolojideki ilerlemeleri kısa temaslarla anlatır. İkinci bölümde Paris’teki izlenimlerini dile getirir, genel ve sathî değerlendirmelerde bulunur.
Eserin “Der Beyân-ı Ahvâl-i Umûmiyye-i Avrupa” kısmı yazarın asıl yorum ve mukayeseler yaptığı, kısmen de olsa sosyal, kültürel ve siyasî dikkatlere açılmaya çalıştığı bölümdür. Avrupa Risâlesi’ni devrin kültür ve düşünce hayatı açısından önemli yapan özelliklerinden biri de dönemin Türk aydınının zihnine taşıdığı birtakım yeni isim, terim ve kavramlardır.
Eserin küçük hacmine rağmen devrinin kültür hayatına getirdiği bu kavram ve terimlerin dönemin düşünce hayatına olan katkılarına Sâmi Efendi’den bahseden kaynakların birçoğunda dikkat çekilmiştir.
Tanpınar, devrine göre oldukça sade bir dille yazıldığı görülen eserin üslûbunda, cümle yapılarında Şinâsi’nin ve Nâmık Kemal’in cümlelerinin ilk örneklerini bulur.
M. Fatih Andı, daha önce iki defa basılan (1256, 1268) Avrupa Risalesi’ni bir incelemeyle birlikte yeniden yayımlamıştır.