Biyografi Ara!

Binlerce biyografi keşfedilmeyi bekliyor

Feza Gürsey

fizikçi, matematikçi

Sayfayı paylaş
İlgili Kategoriler
Feza Gürsey
Feza Gürsey
akademisyen, fizikçi, matematikçi 

7 Nisan 1921 günü Anadoluhisarı Otağtepe’de annesi Remziye Hisar’ın ailesine ait büyük evde doğdu. Annesi Remziye Hanım, Babası Doktor Reşit Bey’le öğretmenlik yapmak için gittiği Bakü’de tanışmış, 1920 yılında evlenmiş ve aynı yıl birlikte İstanbul’a dönmüşlerdi. Kurtuluş Savaşı sırasında Doktor Reşit Bey Ankara’ya, Remziye Hanım ise öğretmenlik yapmaya Adana’ya gittiği için, Feza Bey Hisar’daki evde anneannesi ve teyzeleri ile özenli, sevgi dolu bir ortamda büyüdü.

İlkokula Paris’te Jeanne d’Arc okulunda başladı, orada öğretmenlerinin hayranlığını kazandı. Remziye Hanım Türkiye’ye dönmek zorunda kaldığı zaman Feza Bey’i Galatasaray Lisesi’nin ilkokul 3. sınıfına yatılı olarak yazdırdı. Feza Bey Galatasaray Lisesi Fen Bölümü’nü, 1940 yılında, yerli, yabancı tüm hocalarını etkileyen efsanevi bir öğrenci olarak birincilikle bitirdi. Fizik öğrenmeye lisede iken karar vermişti.

1944 yılında İÜ Fen Fakültesi Fizik-Matematik Bölümünden Lisansını aldı. Mezuniyetten sonra İTÜ’de asistan olarak çalışırken açılan Milli Eğitim Bakanlığı sınavını kazandı ve Londra Üniversitesi’nde, Imperial College’da Prof Dr. H. Jones danışmanlığında doktora çalışmalarına başladı. Haziran 1950’de Kuaterniyonların Alan Denklemlerine Uygulanması adlı tezi ile Imperial College Matematik Bölümü’nden doktorasını aldı. 1950-1951 yılını Cambridge Üniversitesi’nde, genel rölativite, konform grup ve kuaterniyonlarla ilgili araştırmalarına devam ederek geçirdi.

1951 yılı sonunda Kandilli Rasathanesi’nde zaman servisinin quartz saatlerinin çalıştırılmasında görevlendirileceği için iki ay Greenwich Rasathanesi’nde pratik yaptıktan sonra yurda dönmesini isteyen bir yazı ile İstanbul’a geri çağrıldı. İstanbul’a döndükten bir müddet sonra İÜ Tatbiki Matematik kürsüsüne asistan olarak tayin edildi. 1952′de kendisiyle birlikte fizik asistanlığı yapmakta olan Suha Pamir ile evlendi. Bu evlilikten Yusuf isminde bir çocukları oldu. Askerlik görevini yaparken Doçentlik Tezi’ni hazırladı ve 1953’de sınavı geçerek Doçent unvanını aldı. 1954 yılında İstanbul Üniversitesi Tatbiki Matematik kürsüsüne Doçent olarak atandı.

Feza Gürsey, İstanbul Üniversitesi’nde Cahit Arf, Fikret Kortel gibi bilim adamları ile birlikte yaptıkları seminer ve derslerle bilimin ışığını ülkeye sokmaya çalıştı. Konform grup ve kuaterniyonların rölativiteye uygulanması üzerinde çalışmalar yaptı.

1955’te İstanbul Üniversitesi Teorik Fizik Kürsüsünde doçent oldu.1957 yılında, Feza Gürsey Atom Enerjisi Komisyonunun bursu ile A.B.D’de Brookhaven Ulusal Laboratuvarı’na gitti. Burada Prof. W. Pauli ile çalışması ve Pauli’nin ona verdiği önem diğer fizikçiler tarafından farkedilmesini sağladı. 1961 yılına kadar Princeton, Columbia, Berkeley, Brookhaven gibi merkezlerde yaptığı çalışmalarla önemli fizikçilerin dikkatini çekmiş ve ünlenmiştir.

Feza Gürsey, 1961 yılında ünlü bir fizikçi olmuşken Türkiye’ye geri döndü. Prof. Erdal İnönü’nün ısrarları ve uğraşları sonunda, İÜ’den ayrılarak yeni kurulan Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Teorik Fizik Bölümü’nde Profesör olarak çalışmaya başladı. ODTÜ’de görev yaparken fiziğin en son sınırlarında yapılanları takip edebilmek için kısa süreli izinlerle Princeton ve Yale Üniversiteleri’ne gitti. O yıllarda fizik bölümünde okuyan öğrenciler, asistanlar, diğer hocalar, Feza Bey’in ODTÜ’ye getirdiği, Nobelli ve Nobelsiz ünlü, önde gelen fizikçileri, yakından tanıyıp, dinleme şansını yakaladılar. 1968 yılında TÜBİTAK Bilim Ödülü’nü aldı.

1974 yılına kadar ODTÜ’de ve Yale Üniversitesi’nde dönüşümlü olarak öğretim üyeliği görevine devam eden Feza Gürsey, sayısız öğrenci yetiştirdi ve etkin bir araştırma grubu kurdu. O dönemdeki ODTÜ rektörlüğünün bu dönüşümlü düzen içinde ODTÜ'de çalışmayı sürdürmesini uygun bulmaması üzerine sadece Yale Üniversitesinde çalışmalarını sürdürdü. 1974′de Yale Üniversitesi’nde kürsü başkanlığına getirildi. 1991’de yıllarda emekli olarak Türkiye’ye döndü ve Boğaziçi Üniversitesi Emeritus Profesörü oldu.

Rahatsızlığı dolayısıyla tedavi için tekrar ABD'ye dönmeye mecbur kalan Feza Gürsey, 13 Nisan 1992′de ABD’nin New Haven kentinde vefat etti. Kabri Anadoluhisarı Mezarlığındadır.

Feza Gürsey, Türk Fizik Derneği ve Amerikan Fizik Derneği, Connecticut Bilimler Akademisi, Üçüncü Dünya Bilimler Akademisi (TWAS, The World Academy of Sciences, Trieste), Amerikan Fen ve Edebiyat Akademisi üyesiydi.

Aldığı ödüller şunlardır:

TÜBİTAK Bilim Ödülü, (Ankara, 1969)
J.R Oppenheimer Ödülü, S. Glashow ile birlikte, (Coral Cables, Florida, 1977)
Einstein Madalyası, (Kudüs, 1979)
College de France Madalyası, (Paris, 1981)
İstanbul Üniversitesi Madalyası ve Onur Doktorası, (İstanbul, 1981)
New York Akademisi Doğa Bilimleri’nde A. Cressy Morrison Ödülü, R. Griffiths ile birlikte, (New York, 1981)
İtalya Cumhuriyeti Commendatore Nişanı, (New York, 1984)
Wigner Madalyası, (Philadelphia, 1986)
Türk-Amerikan Bilimcileri ve Mühendisleri Derneği Seçkin Bilimci Ödülü, (Washington D.C., 1989)
ODTÜ Prof. Dr. Mustafa Parlar Eğitim ve Araştırma Vakfı Bilim Ödülü, (Ankara, 1989)
Galatasaray Eğitim Vakfı Madalyası, (İstanbul, 1991)
TÜBİTAK’a bağlı olarak 1983 yılında Erdal İnönü tarafından kurulan Temel Bilimler Araştırma Enstitüsü, 1997’de Feza Gürsey Enstitüsü adını alarak Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Yerleşkesine taşındı.. Boğaziçi Üniversitesi ve TÜBİTAK tarafından ortak yürütülen Feza Gürsey Enstitüsü’nün protokolü TÜBİTAK tarafından yenilenmeyerek, 2011 de Feza Gürsey Enstitüsü kapatıldı. 2015 de Boğaziçi Üniversitesi Feza Gürsey Fizik ve Matematikı Uygulama ve Araştırma Merkezi adı altında yeniden kuruldu.