Evhaduddin Kirmani mutasavvıf, fıkıh alimi Evhadüddin Hamid Kirmani
1164 yılında Kirman'da doğdu. Bağdat'a giderek medrese eğitimi aldı. Hankâhiye Medresesi'ne müderris tayin edildi. Rüknuddîn Şucâsî'ye mürit oldu ve şeyhlik makamına yükseldi. Henüz tasavvufun yaygınlaşmadığı bir dönemde Anadolu'ya gelip irşadda bulundu. Uzun bir süre 'Şeyh-i Şuyûh-ı Rûm' ünvanını taşıdı. Kayseri'de ikamet etti. Ahilği kuran Ahi Evran'ın kayınpediridir. Kızı Fatma Bacı, Bâcıyân-ı Rûm adlı kadınlara özgü sivil toplum örgütünü kurdu. 1237 yılında vefat etti.
ESERLERİ:
Eserlerinden Misbah-ül-Ervah ve Menakıb'ı meşhurdur.
HAKKINDA YAZILANLAR
EVHADÜDDİN KİRMANİ
Künyesi Ebu Hamid, lakabı Evhadüddin’dir. İran'ın Kirman bölgesindendir. Doğum tarihi bilinmemektedir.
Evhadüddin Kirmani önce Bağdat'ta ilim tahsil etti. Evliyadan Rükneddin Süncasi'nin derslerinde bulundu.
Yine evliyanın büyüklerinden Şihabüddin Sühreverdi’nin derslerine kavuştu. İlim tahsil etti.
Daha sonra Evhadüddin hazretleri de hocasından aldığı yetkiyle ilim taliplerini aydınlatmaya başladı. Özellikle sanat kollarında çalışanların teşkilatlanması için çalıştı. Çırakların hem sanat hem de ahlak eğitimi alması için programlar yaptı.
Evhadüddin Kirmani, talebesi Ahi Evran ile birlikte 1205 yıllarında Anadolu'ya geldi. Muhyiddini Arabi, Şemsi Tebrizi ve Mevlana Celaleddin-i Rumi gibi zamanın büyükleriyle görüştü. Konya'ya yerleşti. Kendisi için kurulan dergahta dersler verip talebe yetiştirdi. Kasaba ve köylere yetiştirdiği talebelerini gönderdi. Anadolu'nun birçok kasaba ve köyünü tek tek dolaştı.
İnsanlara Allah aşkını, din kardeşine muhabbetin lüzumunu, din bilgilerini öğrenip tatbik etmenin gerekli olduğunu anlattı. Yazdığı şiirlerinde de aynı şeyleri anlattı.
Tasavvufta çok yüksek makamlara kavuşan Evhadüddin Kirmani 1237 yılında vefat etti. Türbesi, Konya'da Musalla mezarlığının içinde Şücaeddin türbesinin güneybatısındadır.
Meşhur talebelerinden ve damadı Ahi Evran, Evhadüddin hazretlerinin vefatından sonra yerine geçti.
Özellikle esnaf arasında çok sevildi. Her şehir ve kasabada Ahilik teşkilatını kurdu. Ahilik, kardeşlik teşkilatı demekti. Bugünkü anlamda esnaf teşkilatıdır. Mensupları, kısa zamanda birçok şehir ve kasabada teşkilatlandı.
Evhadüddin Kirmani'nin koyduğu temel prensiplerden ayrılmayan ahiler, Anadolu Selçuklu Devletinin yerinde teşkil edilen Anadolu beyliklerine destek oldular. Özellikle Osmanlı Beyliği’ni desteklediler. Aradıklarını Osmanlı Devleti’nde bulup, onun saflarında yerlerini aldılar.
KISSA
Sadreddin Konevi anlatır
Birçok talebe yetiştiren Evhadüddin Kirmani'nin en büyük talebelerinden birisi Sadreddin Konevi'dir. Sadreddin Konevi, kendisinden 16 yıl feyz aldı.
Konevi; "Ben iki alimin sütlerini emmişim. Biri Şeyh Muhyiddini Arabi, diğeri hazreti şeyh Evhadüddin Kirmani'dir" der.
Konevi vefat ederken; "Tabutumun üzerine Evhadüddin hazretlerinin seccadesini seriniz" diye vasiyet etmiştir.