13 Mayıs 1912 tarihinde Rodos’ta doğdu. Talia Hanım ve Nuri Bey’in evledı. Ailenin dört çocuğunun en büyüğüdür. Babasını erken yaşta kaybedince ailesine bakmak zorunda kaldı. Bir taraftan eğitimini sürdürürken diğer taraftan ailesinin geçimi için çalıştı. Okul sonrası Türkiye’nin Rodos Başkonsolosluğu’nda görev aldı.
Kurduğu Nur Kitapevi’nde Türkiye’den getirttiği kitapları sattı.
İtalyan egemenliğindeki Rodos’ta İtalyanca öğrendi. İtalyan hükümranlığı döneminde istihbarat bilgilerini Ankara hükümetine gönderdiği iddiasıyla sürgün cezasına çarptırıldı. İki seneye yakın bir süre İtalya’da sürgün hayatı yaşadı. 1938 yılında İtalya’da sürgün cezası çekerken kaçarak Türkiye’ye geldi.
Türkiye’ye geldikten sonra Ankara’da yaşamaya başladı. Rodos’ta kalan anne ve kardeşlerini Türkiye’ye getirtti. Yüksek Ticaret Okulu’nu bitirdi. Ankara’da muhasebecilik yapmaya başladı.
1944 yılında Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi’nde tanıştığı Nurinnisa Hanım ile evlendi. Nurinnisa Hanım, Kahyaoğlu’nun kızı, Ademzade’nin torunudur. Nurinnisa Hanım’ın babası İstiklal madalyası sahibi, dedesi Kuvayı Milliyeci’dir. Bünyamin Ayaşi soyadındandır. Celalettin Rodoslu ve Nurinnisa Hanım’ın evliliğinden Nuri ve Nur adlı çocukları doğdu.
Celalettin Rodoslu, 1959 yılında Ankara merkezli 'Rodos ve Oniki Adalar Derneği’ni kurdu. Fehmi Çeyrekli desteği ile derneği Rodos Türklerinin yoğun olarak yaşadığı İzmir’e taşıdı.
Celalettin Rodoslu’nun diğer bir girişimi Türk İtalyan Kültür Derneği oldu. 1957 yılında Ankara’da kurulan derneği 1959 yılında faaliyete geçirdi. Uzun yıllar bu derneğin başkanlığını yürüttü. 1966 yılında İtalyan hükümeti kendisine İtalya Cumhuriyeti Şövalye Devlet Nişanı (Cavaliere di Lavaro della Repubblica Italiana) verdi.
1945 yılında Rodoslu Matbaa Makina ve Malzemeleri Ltd. Şirketi'ni kurdu. Şirket halen faaliyettedir. Ankara Sanayi Odası kurucularındandır.
1991 yılında İstanbul’da vefat etti.
ESERLERİ:
1.Rodos ve İstanköy Adalarında Gömülü Tarihi Simalar Celalettin Rodoslu Biyografi Net Yayınları İkinci Baskı Ankara 2015
Yayın Tarihi 2015-05-28 ISBN 6059004015 Baskı Sayısı 1. Baskı Dil TÜRKÇE Sayfa Sayısı 96 Cilt Tipi Karton Kapak Kağıt Cinsi Kitap Kağıdı Boyut 16.5 x 24 cm
Celalettin Rodoslu’nun ilk baskısı 1945 yılında yapılan 'Rodos ve İstanköy Adalarında Gömülü Tarihi Simalar' adlı eseri konuyla ilgili önemli bir başvuru eseridir.
Eserde Rodos ve İstanköy adalarında gömülü ünlülerin biyografileri yer alıyor.
İkinci baskısı Biyografi Net Yayınları tarafından yapılan 'Rodos ve İstanköy Adalarında Gömülü Tarihi Simalar' adlı eserde Celalettin Rodoslu’nun İtalya sürgünlüğü sırasında yazdığı ‘Sürgün’ şiiri ve Rodoslu’nun oğlu Nuri Rodoslu’nun kaleme aldığı ‘Babam İçin’ başlıklı bir makale de ilk defa yayınlanıyor.
2.Rodos'ta Türk Mimarisi Yazan Hermes Balducci Çeviren Celalettin Rodoslu Türk Tarih Kurumu Yayınları, Ankara 1987
HAKKINDA YAZILANLAR
BABAM İÇİN Nuri Rodoslu Rodos ve İstanköy Adalarında Gömülü Tarihi Simalar 2.Baskı, Şubat 2015
Elinizde bulunan bu kitap, 1912 yılından 1947 yılına kadar İtalya egemenliğinde bulunan Rodos adamızdan 1938 yılında İtalya’da sürgünde bulunduğu zaman Anadolu’ya kaçarak gelen Babam Celalettin Rodoslu’nun, Rodos ve Oniki adalılara armağanıdır. İlk defa 1945 yılında Ankara’da Çankaya Matbaası’nda bastırılmıştır.
Anadolu’muza kaçarak gelmiş veya zorla göç ettirilmiş bütün dış Türkler’in ortak yazgısı bir derlemedir. Nelerimizi oralarda bıraktığımızın yazılı vesikasıdır.
İlk baskısından geriye maalesef çok az nüsha kalmış idi. Hemen hemen bütün kütüphanelerde bulunmakla beraber, zaman içinde eş dost istemekte, Rodos ve On iki adalara Baş Konsolos veya görevli olarak gidecek olan Devlet personelinin başvuru kitabı olarak da talep edilmekte idi. Kaderin bir cilvesi, Rodos’da Nur Kitapevi ile başlayan kağıt/mürekkep ilişkisi, Ankara’da matbaalara hizmet veren bir işe dönüşmüş ve bu işi devam ettiren ben Nuri’ye de bu kitabın yeni baskısını yaptırmak ödev ve kısmet oldu.
Genelde yazarlar yazdıkları kitaplarda, kendilerinden pek bahsetmezler. Onları anlatmak başkalarına düşer. Bu işte bana düştü. Ne mutlu. Babamın yaşam serüveninden bilebildiğim ve bana anlatılanların ışığında ondan ve hayatından bazı kesitler aktarmak istiyorum.
Talia ve Nuri’den olma Celalettin, 1912 yılının 13 Mayıs’ında Rodos’ta dünyaya gelmiş. Dört çocuğun en büyüğü. Babalarını erken kaybetmeleri sonucu aileyi korumak görevi ona düşmüş. Çok genç yaşında almış olduğu bu görev neticesi bir taraftan eğitimini sürdürürken diğer taraftan ise ailesinin geçimi için çalışmış. İtalyan egemenliğindeki adada İtalyanca da öğrenmiş. Türkiye’den getirttiği kitapları sahibi bulunduğu Nur Kitapevi’nde satmış. Okul sonrası genç Türkiye’nin Rodos Başkonsolosluğunda görev almış. Faşişt İtalyan hükümranlığı döneminde istihbarat bilgilerini Ankara hükümetine gönderdiği için, sürgün ile cezalandırılmış. 2 seneye yakın bir müddet İtalya da sürgün hayatı yaşamış. 1938 yılında sürgün cezası çekerken kaçarak Türkiye ye gelmiş. Rodos da başlayan yaşamının bundan sonraki bölümü Ankara’da başlıyor. Savaş yılları, Atatürk aramızdan ayrılmış. Çetin ancak bağımsız günler. Rodos ta kalan anne ve kardeşlerini de bu arada Türkiye ye getirtiyor. Yüksek Ticaret Okulu’nu bitirmiş olması neticesi Ankara’da muhasebecilik yapıyor.
Yıl 1944, Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi’nde tanıştığı Nurinnisa ile evleniyor. Nurinnisa, Kahyaoğlu’nun kızı, Ademzade’nin torunu. Babası İstiklal madalyası sahibi, Dedesi Kuvayi Milliyeci. Aile asker, Celalettin ise girişimci. Ortak noktaları Vatan sevgisi. Celalettin’in kökeni Datça’nın Reşadiye mahallesi, Nurinnisa’nın ise Oğuz Türkü Kayı boyu.
Burada babamı şimdilik bir kenara bırakıp anneme dönmek istiyorum. Cumhuriyetin ilanından birkaç gün önce doğmuş.
Atatürk’e komşu olarak büyümüş. Büyük Atatürk e hediye edilen Çankaya köşkü kompleksi içinde yer alan arazinin bir kısmını Anneannesi bağışlamış. Bünyamin Ayaşi’nin soyundan. Adına Camii bulunan alanda gömülü Bünyamin Ayaşi soyadından da anlaşılacağı gibi Ankara Ayaşlı. Hacı Bayram Veli tarikatından ve ondan el almış bir eren.
Görevine Ayaş da devam etmiş. 1500 yıllarda Ayaş önemli bir merkez. Mudurnu, Taraklı, gibi Sarayın arka bahçesi. Emin bir yer ve Osmanlı’nın güvenini kazanmış.
Ayaş’taki Bünyamin Ayaşi Caminin kitabesinde şöyle bir yazı var.” ve Kanuni Rodos seferinin uzamasından son derece rahatsız. Kuşatma istediği gibi gitmiyor. Kış gelmiş 1522 yılının Aralık ayı. Yakınları Padişahımıza şöyle diyorlar. Devletlüm siz bir kişiyi haksız yere hapis ile cezalandırmışsınız. Bu kişi kerametleri ünlüdür. Eğer onu serbest olarak bırakırsanız Rodos alınır.” Bu kişi Bünyamin Ayaşi’dir. Serbest bırakıldığını takip eden günlerde Rodos fetih edilir. Sonradan, Kanuni Sultan Süleyman, Bünyamin Ayaşi’yi Saraya çağırarak ona iltifatlarda bulunmuştur.
Rodos’un fethi ile adaya Datça’da mukim Türkler yerleştirilir. Celalettin Rodoslu’nun soyu işte o Türklerdir. Rodos adasının fethinde rol oynamış olan Bünyamin Ayaşi ise Nurinnisa Rodoslu’nun büyük dedesi atasıdır. Celalettin ve Nurinnisa’nın evliliğinden ise Nuri ve Nur doğarlar. Her şey hesaplanmış kader dediğimiz tesadüflerdir.
1938’de İtalya’dan Türkiye’ye sürgün cezasını çekmekte iken kaçarak gelen Celalettin’e 1966 yılında İtalyan hükümeti “Cavaliere di Lavaro della Repubblica Italiana” İtalya Cumhuriyeti Şövalye Devlet Nişanı verdi. Ceza ve Nişan. Tanrı’nın şaşmaz adaleti.
Bu arada Celalettin Rodoslu Ankara Merkezli Rodos ve Oniki Adalar Derneği’ni 1959 yılında kurdu. Ancak Rodos Türklerinin yoğun olarak yaşadığı yer İzmir ve çevresi olduğu için rahmetli Fehmi Çeyrekli desteği ile derneği İzmir’e taşıdılar. Bugün İzmir’de var olan ve yaşatılan derneğin tohumları o günlerde atılmıştır.
Bir diğer sosyal girişimi ise Türk İtalyan Kültür Derneği’dir. 1957 yılında Ankara’da kurulmuş olan bu derneğin faaliyete geçişi 1959 yılında babamın gayretleri ile olmuştur. Uzun yıllar derneğin başkanlığını yürütmüştür. Dernek, yapmış olduğu kültürel faaliyetler ile İtalyancayı Türk halkına tanıtmış ve sevdirmiş, vermiş olduğu ve vermekte devam ettiği dil kursları ile birçok kişiye İtalyancayı öğretmiş ve öğretmekte devam etmektedir.
Ankara Sanayi Odası kurucularından da olan Celalettin Rodoslu, gerek ticari ve sinai, gerekse sosyal ve kültürel alanda birçok dernek ve organizasyonların da kurucu veya üyeleri arasında da yer almıştır. 1945 yılında Ankara da açtığı ve 1964 yılında da İstanbul’da şubeleştiği matbaacılığa ülkemiz çapında hizmet veren işyerleri halen aktif halde faaliyetlerini sürdürmektedir.
Hepimizin hayatına ilişkin bir romanı var. Kimisi yazılı, kimisi sözlü ama hepsi kayıtlı. Babamın da romanına ilişkin yazılacak pek çok şey var, ancak elinizdeki bu kitap Rodos’a ait. Sözün sonu ; “O” nun 1912 yılı Rodos adasında başlayan dünya hayatı serüveni, 1991 yılının bitiminde İstanbul’da son buldu.
İlk baskısı 1945 yılında Çankaya Matbaası Ankara’da yapılmış olan Rodos’a ilişkin bu kaynak kitabın 2015 yılında 70 yıl sonra tıpkı basımını yapan Korza Basım Yayın Sanayi çalışanlarına, sahiplerine ve dostlarım Hüseyin Kozan ile Halil Öztürk’e teşekkürlerimi sunarım.