Biyografi Ara!

Binlerce biyografi keşfedilmeyi bekliyor

Editör

Merhaba !

biyografi.net, internet ortamında Türkçe içerik sunan web sitelerinden biri olmak düşüncesiyle kuruldu.
Bu amaç için yola çıkılırken durağan bir bilgi sunumu değil, gündemi sorgulayan ve geçmiş bilgi birikimini sunmayı hedefleyen bir bakış açısı geliştirildi.Batıda yeni yeni teşekkül etmeğe başlayan sade vatandaş’ı esas alan ‘insan’ merkezli ‘korumacı gazetecilik’ kavramından hareketle bilgiye yaklaşmaktadır.biyografi.net ‘canlı bir organizma gibi’ olmuş, sürekli güncellenmiş ve yenilikler sunabilmiştir. biyografi.net’in tasarımını gerçekleştiren webofisi.com yöneticileri, yeni durumlara başarıyla uyum
sağlayarak önemli bir projeye imza atmışlardır.

Site tasarım grubu; internet ortamının verdiği ilk heyecanla yazılımdan server hizmetine, tasarımdan hosting hizmetine hemen her işe talip olma yerine, bir ‘bilgi toplumu kurumu’ olmayı hedeflemiştir.

biyografi.net, gündelik haber akışının dışında kalıcı kişilerin biyografilerini yayınlamaktadır Bu kişilerin eserleri ile birlikte hakkında yayınlanan kitap ve yazılar da site içeriğinde yer verilmeye çalışılmaktadır.

Sınırsız bilgi akışı içinde biyografi.net, sonuçlanmış bir bilgi sunumu değildir. Oluş halinde ve her gün güncellenen bir sitedir.

Okuyucularımızın kendi uzmanlık alanlarında biyografi.net’e katkı sağlamaları mümkündür. Ayrıca sitemizde yer alan bilgi yanlışları konusunda, kaynak eser veya süreli yayın belirterek bizi uyarmaları da önemli bir katkı olacaktır.

Değişik hayat alanlarında öne çıkan isimlerin özgeçmişlerini yayınlamayı hedefleyen biyografi.net, bugün için sınırlı imkanlarla hedefinin bir kısmını gerçekleştirebilmektedir. Ancak şu anda bile orta öğretim ve yüksek öğrenim sosyal bölümleri için tercih edilir bir başvuru kaynağı olmuştur.

Ücretsiz hizmet veren biyografi.net’e reklam verenlerin katkısı, içerik sunumunu daha hızlı ve geniş olarak sağlama imkanı verecektir.

Ayrıca biyografi.net’in tasarımını gerçekleştiren ve sürekli yeniliklerle önümüzü açan webofisi.com yöneticilerine teşekkürü bir borç biliyoruz.

Bilgi, güvenilir olduğu kadar, ulaşılabilir de olmalıdır. Ülkemiz insanı bilgi çağını kütüphaneler ve araştırma merkezleri yanında yaygın ve ücretsiz içerik sunan sitelerden yararlanarak dönüştürebilir. biyografi.net çalışanları, bu hedefin bir kısmını gerçekleştirebilirlerse mutlu olacaklardır.


Mahmut Çetin
biyografi.net editörü
Neden biyografi.net?

A.SADELEŞTİRİLMİŞ TANIMLAR

BİLGİ:Bahşedilen, kazanılan veya sunulan insan zihnineyönelik her türlü ileti veri-mesaj.
VERİ:Gazete ve televizyon başta olmak üzere insanaulaşan ham bilgi. Malumat akışı ve arşiv bilgilerinin
analitik bakış öncesi hali.
MALUMAT:(ham bilgi) günlük gazete ve televizyonhaberleri dahil, her türlü duyum ve düşünce.
ARŞİV:Bilgi toplumu öncesinde bilgi, doküman vebelgelerin ana hatlarıyla sınıflandırıldıkları veri merkezleri.
İÇERİK: e-ticaret (elektronik ticaret)’in menüsünde yer alan, pazarlanabilir bilgi.İçerik’ten kasıt sadece
yazı değildir.İçerik resim de olabilir, ses dosyası da olabilir, video görüntü de olabilir; arama motoru da,
satılacak bir ürün de olabilir; hepsinin toplamındanoluşan bir bütün de.(1)

BİLGİ YÖNETİMİ:sadece bilgi toplumunun ana metası olanbilginin üretilmesi ve pazarlanmasını kapsamaz. Onun asıl sahası yine bildiğimiz yönetim bilgisidir.Fakat bilgi toplumundaki yöneticinin sanayi toplumu safhasındaki yöneticiden farkı, içerik üretim mekanizmasına yabancı değil.
B.BİLGİ İHTİYACI

Ne, nerede, nasıl? Bilgiyle ilgili üç soru...

1.Ne tür bilgi’ye ihtiyacım var?
2.Bilgi’yi nerede bulabilirim?
3.Bilgi’yi nasıl hangi vasıta ile kaça alabilirim? (1)

Bir haber, duyum ya da arşiv belgesini yani veri’yi analitik bir bakışla çözümleyen ve entelektüel birikimiyle değerlendiren ve içerik haline gelen “bu bilgiyi en fazla ihtiyacı olan kesime aktarabildiğiniz taktirde, en fazla artı değerin”(2) sağlanması mümkündür.

C.BİLGİ’YE ULAŞMAK VE BİLGİ KİRLİLİĞİ

İnternet neler getirdi?
e-posta, chatt, arama motorları, web siteleri...Söylemek istediğimizi baştan söylersek, bilgiyi aramada internetin bize sunduğu doğrudan iki imkan var.Birincisi belirli sahalarda ve isimlerde vücud bulan web siteleri, diğeri de bu siteleri ve sitelere ait içerik’i değişik kategorilerde tasnif eden arama motorları.
arama motorları

Yeryüzündeki bilgi birikimine ve günlük bilgi ve haber akışına arama motorları vasıtasıyla ulaşabileceğimizi zannetmek temel bir yanlıştır.Kitabı, kütüphaneyi ve arşivi dışlayan bu bakış, bilginin mahiyetini kavrayamamış mekanik bilgici eğilimlerin sonucudur.Web siteleri ve arama motorları, şimdilik günlük haber ve bilgi akışında ağırlıklı olmaktadır.Hatta arama motorları aranılan ile elde edilen bilgi yığını karşılaştırılınca ‘arama ama bulumama motoruna’ dönüşmektedir.Evet bir çok bilgiye bu yolla ulaşabiliyoruz, “ama bu arada istemediğimiz bir çok bilgiye de rastlıyor ve oyalanabiliyoruz.” Bu durumda bir çeşit “bilgi kirliliği”nden söz edebiliriz.(1) Bu bilgi bolluğu içinde “yalan bilgiyle gerçek bilgiyi ayırtetmek kadar gerçek bilgiler arasında sizin işinizi en yararlı olanı nasıl seçeceğiniz de ciddi bir sorun.”(2) Öyleyse “bilgi, kolay erişilen ama ayıklanması gitgide zorlaşan bir yığın halini aldı”(3) diyebiliriz.

Ç.BİLGİ’NİN STANDARDI

Together Foundation, insanlara bilgi ve iletişim hizmetleri vermek için 1989 yılında ABD’de kurulmuş bir vakıf.Vakfın kurucu yöneticilerinden Ella Cisneros, “Bizim amacımız bilginin standartlaşması” diyor.Cisneros, bilginin ancak standartlaştırılabildiği takdirde ulaşılabilir olacağının altını çiziyor.(1)

Bilgi standart formlarda internet sitelerinin menülerinden içerik olarak sunulmaya başlanınca “bilgi kullanma hızı” artıyor(2) ve bilgi pratikleşmiş oluyor.Öyleyse entelletüel bakış’ın işlevine yeni bir şey ilave etmek gerekiyor: Bilgi’yi ulaşılabilir, anlaşılabilir, pratik hale getirmek ve içerik olarak internet vasıtasıyla sunmak. Ulusal Kalite Hareketi (UKH), mesajın (ya da bilginin) basıt ve net olaması yanında bir noktanın daha altını çiziyor: bilginin “hedef kitle tarafından tutarlılıkla tekrarlanmasının sağlanması”(3) yani işlevsel olması...

D.ANALİZ’İN GEREKLİLİĞİ

İnternet bize sonsuz bir bilgi havuzu sunuyor.İnternetteki site sayısı 1 milyarı aştığına göre bilgi’ye ulaşmak muradındaki insan, bu sonsuz bilgi akışı karşısında ne yapacak?

Bu sorunun cevabını Dünya Gazeteler Birliği Genel Sekreteri Timothy Balding şöyle cevaplandırıyor: “İnsanlar haber-yorum elemesini kendileri çin başkalarının yapmasını yeğlemeye devam edecekler.”(1)
Bu haber değerlendiren “başkaları” gazeteler için yazarlar ve editörler olurken, internet sitelerinde içerik sorumlusu entelektüel sermeyenin neferleri analistler olacak.Burada içerik sorumlusu analist editörler ile geleceğin parlak mesleklerinden biri olana bilgi analistliğini(2) karıştırmamak gerekiyor.Birincisi bir fikir üreticisi, ikincisi teknik bir okuyucu.


E.İÇERİK’İN SALTANATI YA DA ‘İÇERİK KRALDIR’

“İçerik, kraldır” Bill Gates

İçerik/content, ziyaretçi (muhtemel müşterinin) aradığı ve şirketlerin müşteriye sunduğu en değerli meta.Bu arz ve talebi maksimize eden servis/içerik sağlayıcı şirketler, diğer rakiplerine karşı üstünlük sağlayacak.

Uygun vadede internet şirketlerini mahalli, milli ve global rakiplerinden farklı kılacak olan içerek ve içeriğin yönetimi olacak.Şirketlerin stratejisi, yerel ve bölgesel pazarlama odaklı farklı içerik geliştirmek olacak.

Şirketlerarası rekabet, içerikte yoğunlaşacak.Ayrıca pazarda ilk olma önemli bir avantaj olacak.(1)

Yönetim bilimci Peter Drucker’e göre içerik denetimini bilmeyen yöneticiler, şirketler ve ülkelerin 2000’li yıllarda rekabet şansları olmayacak.(2) Amerika’daki şirketi Novasoft ile doküman ve iş akışı yönetimi konusunda uzmanlaşan yani içerik denetiminde başarı sağlayan bir isim olan Süreyya Ciliv’in Microsoft Türkiye temsilcisi olarak seçilmesi boşuna değildir şüphesiz.(3)

İçerik oluşturmada veri’nin işlenmiş rafine bilgiye dönüştürülmesi asıl iştir.Burada entelektüel bakış bir “değerlendirme”yi(4) gerektirir ki, veri’yi işleyen yeniden ifadelendiren ve e-ticaret’in menüsündeki yere yani pazara ulaştıran da bu bakıştır. “Bir informasyon, bir bilgi tek başına bir anlam taşımaz.Onun önemi ve anlamı, o informasyonun beklenmekte olan ‘ihtimalleri daraltması’ nisbetinde değer kazanır.”Rafine hale getirilmiş işlenmiş bilgi bir değer ifade eder ki, eşya ve hadiseyi dönüştüren bilgi de budur.(5)

Hadiseye tersten bakarsak, belli alanlarda ayrıntılı bilgi ve derinlik analizi olmadan yani yeterli veri’ye ulaşmadan analize kalkışınca (6) herkesin herşeyi bildiği görüntüsü ortaya çıkar ki, bunun adı kaostur.Bilgi akışında kaos daima beklenmelidir.Çünkü salt bir bilgi yoktur.Medya haberleri, transformasyona uğratarak, popüler söylem içine yerleştirir. (7)Öyleyse bilgi, mutlaka ‘korumacı gazetecilik’ kavramıyla altı çizilen ‘insan merkezli’, bir bakış tarafından standart bilgi haline getirilmelidir.

Karl öldü yaşasın yeni kral: Context

Kaos’tan, bilgi kirliliğinden kurtuluşun yolu; uzmanlaşmış içerik’in yer aldığı web siteleri, portal veya arama motorlarından geçiyor, buna context diyoruz. “Context, ziyaretçinin ne istediğini bilmek ve onun bir sitede kaybolmadan ihtiyaçlarını karşılamasını sağlamak olarak tarif edilebilir.Eğer insanların web sitelerinde kolayca, kaybolmadan dolaşabilecekleri bir sistem kurmazsanız, ürettiğiniz içerik, ziyaretçinin ihtiyacını karşılamıyorsa, içerik/content ne işe yarar ki!

Context’in yeni kral ilan edilmesi, bu gerekçeye dayanıyor.(8)

F.İNTERNET’İ YENİDEN YORUMLAMAK

İletişim’i ve internet’i yeniden yorumlamak zorundayız.Bir eğlence ve iletişim alanı olarak internet, ısrarla yanlış anlaşılmaya devam ediliyor.İnsanlığın önüne “internet her şeydir” diye diretiliyor. Oysa “bilginin nasıl algılandığı, medyanın sunuş biçimine bağlı.İnternetin verdiği mesaj apaçık ortada: Tık! Çalışmıyorum, düşünmüyorum, farklı şeyleri görmek için tıklıyorum. Beğenmedin mi ? Tıkla yeter. Web sayfalarında gezinmek düşünmeyi önleyen en iyi yöntem.”

Oysa internet bilgi’ye ulaşma imkanlarını bize açmış olsa bile, gerçek bilgilenmenin yolu, hiç de eğlenceli olmayan, disiplinli çalışmadan, kitaptan, ödevden ve kütüphaneden geçmektedir. “Ve ilham, fedakarlık ve sorumluluk gibi özellikler hiçbir multimedya aracıyla edinilemez.”(1)

internet teknolojik bir illüzyon/
insan, aynı insan

İnsan kendini dinlemek ve iç dünyasındaki kıpırdanışları da manalandırmak ihtiyacındadır.Suje insan, yahut idrak edici şuur, öte de bu idrak ve şuura konu olan topyekun Var’dır.Bu var en küçük zerrecikten Allah’a kadar her problemi içerir. Madde, hayat ve ruh hep insanötesinin konusudur.Suje biziz, önce kendimiz için bilineniz.Yani bizde suje ve obje birleşiyor.Kendini bilemiyen, ötesini de bilemez.Eğer kainatın merkezine kendimizi, ‘ben’i oturtup insanın ebedilik ihtiyacını fanilikte, sonsuzluk ihtiyacını sınırlıda, hürriyet ihtiyacını kendini unutmada, bir’lik ihtiyacını sürüye katılmakta, mutlak’a olan ihtiyacını izafide tatmin etmeye kalkışırsak yeis-ümitsizlik bizi boğar.Zevkçilik bizi hiçliğe götürür.Kendini bilmek, insanla, toplumla, barışık insan tipini ortaya çıkarır.Dünyada ‘sanki cennette yaşadığını duyar, müstağni ve mütmaindir.O mevcudata büyük bir aşk ile bakar.’(1)

Türk-İslam dünyası için Batı’yı ve teknolojiyi yeniden yorumlamak nasıl bir gereklilik ise, Batı’nın teknolojik illüzyonuna teslim olan Konfiçyus kuşağı ülkelerinin taklidi aşamayan ‘iktidarsızlığı’ da ayrı bir açmazdır.(2)Nobel Fizik Ödülü sahibi Muhammed Abdusselam’ın bu yorumu önemlidir. Ve özellikle bize Ahmat Hamdi Tanpınar’ın o muhteşem çağrısını hatırlatıyor: “Her şey bizden bir yeni terkip bekliyor.”

İşte biz önümüze çıkan her bilgi ve oluşu, yeniden ifadelendirerek, değişmeyi mekanik bir hadise olarak gören Batı aktarmacılarına karşı belirgin vasfımızı ortaya koyma muradındayız.‘Kendini bilen, insanla, toplumla barışık’ insan tipi, teknolojik illüzyonlara kapılmadan, onu kutsallaştırmadan varoluşunu
gerçekleştirecektir.Müthiş bir ümid içerisindeyiz.Evet insanlığın kurtuluşunu sağlayacak yegane, formül
bizdedir, terkib-i deva bizdedir.

Çünkü aradığımız her şey, kaybettiklerimizdir.

KAYNAKLAR
A.SADELEŞTİRİLMİŞ TANIMLAR
(1)İçerik öldü Yaşasın Context Nevzat Basım Hürriyet İnsan Kaynakları 6 Ağustos 2000
B.BİLGİ İHTİYACI
(1)Bilgi Ticareti Aksiyon 6 Ağustos 1999 (2)Bilgiden Bilgi Üretmenin Önemi Profesör Tosun Terzioğlu ile Konuşma
Meral Tamer Milliyet 7 Kasım 1998
C.BİLGİ’YE ULAŞMAK VE BİLGİ KİRLİLİĞİ
(1)Bilgi Kirliliği Ulaş Bıçakcı Sabah 3 Ekim 1999
(2)Bilgiden Bilgi Üretmenin Önemi Profesör Tosun Terzioğlu ile Konuşma Meral Tamer Milliyet 7 Kasım 1998
(3)Bilgi Birikimine Takım Gerek Davit Pines ile Konuşma Edip Öymen Milliyet 24 Nisan 1998
Ç.BİLGİ’NİN STANDARDI
(1)Habitat’ta Bilgi Toplumu Nasıl Tartışıldı Meral Tamer Milliyet 15 Haziran 1996
(2)Bilgiyi Yöneten Kazanıyor Resul İzmirli Türkiye 23 Ocak 2000
(3)Fikrin Gücü Dr.Yılmaz Argüden Sabah İşte insan 10 Eylül 2000
D.ANALİZ’İN GEREKLİLİĞİ
(1)Globalleşme, Okuru ve Gazeteciyi Öne Çıkarıyor Timothy Balding ile Konuşma Nilgün Cerrahoğlu Milliyet
20 Haziran 1999
(2)2000’in Meslekleri Posta 10 Mayıs 1999
E.İÇERİK’İN SALTANATI YA DA ‘İÇERİK KRALDIR’
(1)Önce İçini Doldurun Hüseyin Beyazıt Hürriyet 14 Aralık 1999
(2)Al Bilgiyi ... Mine Kılıç Hürriyet 9 Ocak 2000
(3)Bilgisayar’da Yüz Akımız Star 21 Eylül 1999
(4)Bilgi’yi Yöneten Kazanıyor Resul İzmirli Türkiye 23 Ocak 2000
(5)Bilgi’nin Ölçülmesi Sibernetik Prof.Dr.Ayhan Songar Yeni Asya Y. İstanbul 1979 sf.41-51
(6)Entelektüel Kısırlık Rüştü Bozkurt Dünya 25 Kasım 1998
(7)Medyatik Hafıza Doç.Dr.Edibe Sözen Timaş Y. İstanbul 1997 sf.44
(8)İçerik Öldü, Yaşasın Context Nevzat Basım Hürriyet İnsan Kaynakları 6 Ağustos 2000
F.İNTERNET’İ YENİDEN YORUMLAMAK
(1)İnsan ve İnsan Ötesi S.Ahmed Arvasi Burak Y. 4.bs. İstanbul sf.62-67
(2)Güneyin Gelişmesinde Bilim, Teknoloji ve Bilim Eğitimi Üzerine Notlar Muhammed Abdussalam Çeviren Prof.Dr.Orhan Düzgüneş Kültür Bakanlığı Y. Ankara 1990 sf.60