Nazan Öncel
şarkıcı, besteci



6 Şubat 1956 tarihinde İzmir Karşıyaka'da doğdu. Öğretmen bir anne ve memur bir babanın evliliklerinin ikinci yıl dönümlerinde dünyaya gelmiştir.

Kameralarla ilk defa 1961 senesinde ilk ve tek sinema filmi olan “Acı Tesadüf”te çocuk yıldız olarak tanışmıştır.

Altı yaşındayken annesi Raziye hanımdan nota öğrenmiş olması, ortaokul yıllarında gitar çalıp, şarkı söylemesinde büyük yardımı olmuştur. Ortaokul eğitimini sürdürürken mezun olduğu Zafer İlkokulu'nun sene sonu kutlamalarında kara önlüğünü giyerek mandolin çalmıştır.

İlk sahne tecrübelerini, 1969'da Kervanlar Orkestrası'yla, üç yıl süren beraberliğinde yaşarken, 1971'de 15 yaşında kurduğu Çılgınlar grubuyla birlikte düğün salonlarında ve festivallerde şarkı söylemiştir.

1976'da İzmir Radyosu'nun düzenlediği bir şarkı yarışmasında “Annem” isimli bestesiyle katılarak birincilik elde etmiştir.

1978 yılında İstanbul'da ilk 45'lik kaydını gerçekleştirmiştir. Necdet Koyutürk Orkestrası eşliğinde söylediği “Sana Kul Köle Olmuştum” (söz: Erdener Koyutürk, müzik: Özdener Koyutürk) şarkısı radyo ve televizyonda ilgi toplamıştır. Artık televizyona eskisinden daha çok çıkabiliyor, basında adından övgüyle söz ediliyordur. O günlerde pop müzikten piyanist şarkıcılar dönemine geçiş sırasında çıkardığı ilk Long Play'i olan “Yağmur Duası” 1982'de yayınlanmıştır. Bu plakta, dönemin sevilen arabesk ve alaturka şarkılarının yanında, özgün bestelerine de yer vermiştir.

Öncel, 80'li yıllar boyunca çeşitli kentlerin otel ve lokallerinde program yaparken hem bu plağın acemiliğini üstünden atmış, hem de kendi şarkılarını yazmaya giden yolda mesafe katetmiştir.

Nazan Öncel tümü kendi kaleminden çıkan şarkılardan oluşan “Bir Hadise Var” albümü, Türkiye'de pop müziğin iyiden iyiye yaygınlaştığı 1992'de çıkmıştır.

İstanbul’da bir şirkette muhasebeci olarak sekiz yıl çalıştığı dönemde Kurtuluş'ta bodrum katındaki evinde bir şarkı yazmıştır: “Gitme Kal Bu şehirde.” İşte bizi hüzün duvarlarına çarptıran müptelası olacağımızı anladığımız şarkıdır bu. Aynı nakarat’la 'Yarısı bayat yarısı hayat' diyerek mizah gücünün zenginliğinin farkına varmışızdır hep beraber.

Artık sahiden ‘Bir Hadise Var’dır ve hadisenin adı Nazan Öncel’dir. “Aynı Nakarat”, “Gitme Kal Bu Şehirde, “Âşık Değilim Olabilirim” gibi şarkılar 90'lı yılların önemli pop klasikleri arasında yerini alırken, popüler müzik ilk defa kendi dilini oluşturmuş önemli bir şarkı yazarıyla tanışmıştır.

Sonrasında 1994'te “Aşk Beklemez” (Börekler Açarım), “Geceler Kara Tren”, “Ben Böyle Aşk Görmedim”, “Dillere Düşeceğiz Seninle” gibi şarkılarla dinleyicisinin kalbini bir kere daha kazandığı “Ben Böyle Aşk Görmedim” albümü yayınlayan sanatçının “Börekler Açarım” şarkısı radyocular tarafından Türkiye’nin ilk anonim pop şarkısı olarak kabul edilmiştir.

Şarkı yazarlığı

Unplugged bir folk-rock albümü olan ve 1995'te çıkan “Göç”, Nazan Öncel'i pop dünyasından biraz uzaklaştırarak “şarkı yazarlığı” geleneğinin bir temsilcisi haline getirmiştir. “Gidelim Buralardan”, “Sen Beni Öldürüyorsun”, “Bir Şarkı Tut”, “Çocuk Kalbim”, ve elbette “Göç” sözlerdeki lirik ve sade yapıyla albümün en sevilen şarkıları olmuştur. Çek Cumhuriyetlerine kadar uzanan “Göç” günlerce Çek radyolarında terennüm etmiş yegâne güzelliğimizdir bize yaşattığı. Yegâne diye adlandırılan albümdür bu kara parçasında. Ve ıssız adaya giderken yanımıza alacağımız üç önemli şeyden biri bile ilan edilir dinleyicisi tarafından. “Göç” artık ıssız adaların albümüdür.

1996'daki “Sokak Kızı” elektrogitar ve elektro bağlamanın başrolde olduğu bir rock albümüydü. Şarkılarını sokak ağzıyla, hikâyelerle temellendirerek anlatan ilk kadın sanatçımız olan Nazan Öncel bu albümle birlikte uzun yıllardan sonra elektro bağlamayı yeni kuşaklarla tanıştırandı. “Erkekler de Yanar”, “Bırak Seveyim Rahat Edeyim”, “Ben Sokak Kızıyım” ve “A Bu Hayat”ın başarısı yapımcıların pop rock müziğinde güven tazelemelerini sağlamış, genç rock müzisyenlere kapıları açtırmıştır. 1999 ürünü olan “Demir Leblebi” albümüyse “Âşıklar Parkı”, “Bu Havada Gidilmez”, “Zor Dünya” şarkıları video klipleriyle sevilirken, “Sokarım Politikana” ve “Demirden Leblebi” medyanın tutucu kesimlerinin tepkisini çekmiştir.

Zaman içinde gelmiş geçmiş en sert, en cesur ve memlekete eşik atlatan albüm olarak nitelenmiştir. Sırasıyla çıkan bu üç albüm dinleyicisinin başucu albümleri olmuş ve kült albümler listesinde yerini almakta gecikmemiştir. Ne var ki bu üç albüm piyasada bulunamadığından.

2005 yılında “Bir Şarkı Tut” adı altında orijinal halleriyle Seyhan Müzik tarafından yeniden piyasaya sürülmüştür. Kendisi her ne kadar “ödevimi yerine getirdim,” dese de dinleyicisine gerçek bir iyilik yapmış olduğu çeşitli köşe yazarları tarafından yazılarak, teşekkür edilirken adının yanına Sokak Kızı’nın yanı sıra kent ozanı, çağdaş filozof ve bilge gibi sıfatlar eklenmiştir.

67 ülkede Türkiye’yi temsil eden “Hüp”ün düzenlemelerinde kullandığı el zilleriyle pop müzik sound’unu bir kere daha yönlendirmiş olan Nazan Öncel’in müzikal yapısı bakımından bu minvalden hareketle hazırladığı “Yan Yana Fotoğraf Çektirelim” 2004 yılının en sevilen albümlerinden biri olmuştur.

“Hay Hay” ve “Nereye Böyle” dışında “Hokka”, “Gül Pansiyon”, “Ukala Dümbeleği” ve “Otomobil” radyoların gözdesi olurken beraberinde besteleriyle sanatçı dostlarını listelerin en tepesine taşımıştır. Özellikle “Of Of” Avrupa’da ve Orta Doğuda haftalarca fırtınalar estirmiştir. Onu tanıdığımız günden bu yana sadece kendi yazdığı şarkıları yorumlayan tek kadın sanatçımız olan Nazan Öncel bir istisna olarak, 2003 yılında Ahmet Kaya hatırasına yayınlanan “Dinle Sevgili Ülkem” albümünde, Attila İlhan / Ahmet Kaya eseri “Mahur” u yorumlamıştır.




Discografisi:

Canın İsterse /1976 TRT Televizyonlarına çıkmaya hak kazandığı ilk şarkı
Sana Kul Köle Olmuştum /1978 (45’lik)
Neden /1981 Eurovision Yarışma bandı (ilk on beş)
Hırçın Kız /1982 Eurovision Yarışma bandı (ilk on beş)
Bir Zamanlar /1981 TRT için hazırlanan bant
Bizden Sesler /1981 (Complation Kaset)
Yağmur Duası /1982 (L.P. uzun çalar)
Bir Hadise Var /1992 (Albüm)
Ben Böyle Aşk Görmedim /1994 (Albüm)
Göç / 1995 (Albüm)
Sokak Kızı /1996 (Albüm)
Demir Leblebi /1999 (Albüm)
Yan Yana Fotoğraf Çektirelim /2004 (Albüm)
7'n Bitirdin /2006 (Albüm)




Diğer sanatçılara verdiği eserlerden bazıları:

Tarkan: Hüp, Her Nerdeysen, Dudu, Bu Şarkılar da Olmasa, Gülşen: Of Of, Kaiti Garbi: Of Of (Yunanistan) Nelly Mackdessy: Of Of (Lübnan), Özcan Deniz: Canım, İbrahim Tatlıses: Tamam Aşkım, Sibel Can: Yalnızlar Treni, Aşkın Nur Yengi: Yıldız Yıldız, Gökhan Özen: Benim İçin N’apardın, Gülben Ergen: Gencecik Bir Delikanlı, Olta ve niceleri.





HABER

Nazan Öncel'den yeni albüm

'Hayvan'da Nazan Öncel'in her döneminden, yaşadığı her şeyden izler var...'

Nazan Öncel'in müzikal serüvenini en çok "deniz"e benzetirsek, hiçbir zaman kolay tahmin edilebilecek, fikir yürütülebilecek bir deniz olmadığını da hemen bu benzetmenin peşine eklemek gerekir. Öncel şarkılarında, en dalgasız görünen yerde birden dev dalgalar yüzünüzde patlayabilir, en sığ görünen yer birden derinleşebilir. Adı üstünde "deniz"dir bu, hiç ama hiç belli olmaz.

Nazan Öncel'in biri versiyon olmak üzere 11 şarkıdan oluşan son albümü "Hayvan" da zaman zaman dalgalı, zaman zaman durgun, bazen sabahları güneşle pırıl pırıl görünen çarşaf kıvamında, ama gel gitleri de olan bir denize benziyor. Ama bu albüm özelinde Nazan Öncel'in yıllar içinde keskin ve tahmin edilemez yerlerini daha törpülediği, bize daha güvenli, kısmen sakin ve huzurlu limanlar vaat ettiği de bir gerçek. Eğer "Sokak Kızı" ve "Demirden Leblebi" gibi boydan boya sert tokatlar atan bir albüm bekliyorsanız "Hayvan" öyle bir albüm değil. Ama "Hayvan"da Nazan Öncel'in her döneminden, yaşadığı her şeyden izler elbette yine var. Albümün bir yerinde yine bir "demir"den tokat yiyebilirsiniz, ona da hazırlıklı olun.

NORMAL
Albüme ismini veren çıkış şarkısı "Normal", Öncel'in aşık geleneğinde yazdığı nefis bir taşlama. Kısa sürede dile dolanacak, insanı hemen sarıp kuşacatacak bir melodiyle yazılan "Normal"de, albüme de adını veren "Hayvan" seslenişlerini, içinizden kime söylemek geçerse, rahatça söyleyebilirsiniz. Çünkü herkese, her şeye uyarlanabilir bir "sesleniş" bu. Şarkının sonunda insan, "Oh be, iyi geldi, rahatladım, bütün elektriğimi toprağa boşalttım" noktasına geliyor. Herkesin duygu olarak bir yerden yakalanacağı bir şarkı bu, çünkü birilerine "normal" gelip diğerlerine "anormal" gelen şeylerin sayısı ne de olsa her geçen gün, hayatın her alanında hızla artıyor.

BEBEK SEVGİLİM
Sırada albümün en naif, en can acıtan, en koyu şarkılarından biri var. Duygu ve tavır olarak Nazan Öncel'in son dönemlerde yazdığı

"Yedin Bitirdin", "Seni Bugün Görmem Lazım" şarkılarının izinden giden "Bebek Sevgilim", merhaba'sını "Yanımdan geçti gitti, solladı kader/ İçinden gülermiş meğer" cümlesiyle yapıyor. Şarkıda Öncel "bozulmuşum ben, error veririm" diye meseleyi üzerine alıyor ama "Sadece sana sarılıp uyumak isterdim bir kere/ Bana bunu da çok görmüşündür belki de" cümleleri, asıl bozulan şeyin, bir aşkı, hala bebek naifliğinde kalbinde taşımaya çalışanlar değil; insan kalbiyle oyuncakla oynar gibi oynayan, duygularını nasıl becerdilerse gerçekten aldırmış olanlar olduğunu hatırlatıyor bütün inceliğiyle. "Benim bebek sevgilim/ Dün gece çok ağladım/ Göz yaşım yerde kaldı/ Bak bana neler yaptın/ Benden aferin aldın" nakaratı, lafı dolandırmadan söylemek gerekirse, gerçekten "acıtıyor".

BÖYLE KONUŞMA
Albümün 3. şarkısı "Böyle Konuşma"da hüznün dozu artıyor. Hani herkesin, sıradan bir yaz akşamında dostlarıyla hayata gülümseyerek kadeh kaldırdığı fotoğraflar vardır. Dışarıdan her şey "süt liman" görünür. Ama herkes için öyle bir noktası olur ki o gecenin, zamansız bir rüzgar her şeyi en başından kanatıverir. "Böyle Konuşma" şarkısı, tam da işte o zamansız esen rüzgara benziyor. Nazan, "Böyle konuşma, ağlatacaksın/ Bana bu aşkı yaktıracaksın" dedikçe, bakalım ne kadar serin kalabileceksiniz o yaz gecelerinde... Bakalım bir şeyleri yapmak/ yapmamak ne kadar sizin elinizde olacak?

HADİ BEBİŞİM
Neyse ki, Nazan Öncel efkarlandırırken, her zaman eğlendirmeyi, gülümsetmeyi de bilmiştir. Sırada "Hadi Bebişim"le şimdi biraz herşeyi boşverme zamanı. Şarkı "Aman be yeter, koy ver gitsin" kıvamında, tonunu çok iyi bildiğiniz eğlenceli Nazan ritmlerinden biri. Şarkıda Nazan Öncel, "Ota bota ağla/ Kolaysa salla/ Biraz da biz üzülmeyelim" diyerek isyan bayrağını çekiyor ve "Hadi bebişim/ Kalk gidelim/ Bir kere de biz eğlenelim" diyor. "Ne me lazım ne me lazım/ Ağlayana meme lazım/ O da lazım bu da lazım/ Romantik bir hava lazım" dörtlüğünde bütün yüz kaslarınız gevşeyecek ve içten bir gülümseme, sizden kontrolsüz yüzünüze yerleşecek.

CANIM BİR YANLIŞ YAPMAK İSTİYOR
Adından da tahmin edilebileceği üzere "Canım Bir Yanlış Yapmak İstiyor" hayatın her alanında sinirimizi bozanlara ince ince had bildiren, bütün "kıvıran"lara, spor olsun diye konuşanlara, fikirsiz ve kaygısızına Nazan üslubuyla ayar veren bir şarkı. Bu ayardan Ferrari'sini Satan Bilge bile şöyle nasibini alıyor mesela: "Çok mühim adammış bana ne/ Ferrari'yi satmış kime ne/ Satçağına verseymiş birine/ İşine gelmemiş, desene"

BENİ DÜŞÜN
Albümün müzikal olarak en sade ama en vurucu, en huzurlu gibi duran ama en bulutlu şarkılarından birine geliyoruz şimdi de.

Diğer hiçbir Nazan şarkısına benzemiyor "Beni Düşün". Sadeliğin yakıcı gücünü, hem sözlerde, hem melodi ve düzenlemede bir kez daha hatırlıyorsunuz sayesinde. "Yanmışsam da yanmışım/ sorun değil, sorun sensin" gibi sert ve acı bir çığlığı usulca fısıldıyor kulaklara Nazan. Şarkı, dilden kolay kolay gitmeyen acı ve mayhoş bir tat bırakıyor geride. Hiç tahmin bile edemeyeceğiniz bir şekilde hem de...

BENİ BU KOCA ŞEHİRDE YALNIZ BIRAKMA
Zaten bu şarkı önce adıyla, sonra da "intro" melodisiyle, ayarları baştan bozuyor. Gün göbeğinde, güneş altında iki tek atmak nasıl bir şeyse "Beni Bu Koca Şehirde Yalnız Bırakma" bünyeyi böyle erken "iptal" ettiren bir şarkı. Kıyılarına dikkatli ve tedbirli gitmenizde fayda var. Hoş, ne kadar hazırlık yaparsanız yapın "Zamansız bırak, yarınsız bırak, beni bu koca şehirde sensiz bırakma" deyiverince Nazan, bakalım nereye kaçabileceksiniz?

Bu arada şarkının, "Üzerler bizi, kırarlar bizi, korkma yıkamazlar. Konuşurlar, uğraşırlar, ama ayıramazlar " sözleri üzerinden Öncel'in "7'n Bitirdin" albümünde yer alan "Bırak Konuşsunlar" şarkısıyla kurduğu kardeşlik bağı da gözden kaçmıyor.

ÇİRKİN OLSUN BENİM OLSUN
Gelelim albümün, bütün içinde özellikle düzenlemesiyle en ayrık duran şarkısı "Çirkin Olsun Benim Olsun"a. Albüm öncesi, radyolara gönderilen bu şarkı, "Normal" gibi her kesimden dinleyenle kolay bağ kurabilecek bir şarkı değil. Seveni kadar sevmeyeni de olacaktır. Ama tam gecelerin en dibine, "bu son kadehi içmeyecektim" deyişinden az öncesine eşlik edecek, verdiğiniz tepkilere, orta yerde kendinizden geçişinize sizin bile sonradan inanamayacağınız duyguda bir şarkı. Aman dikkat "kayışları kopartabilir".

BAHANESİ AŞKTANDIR
Siz de benim gibi Nazan Öncel'in "Göç" albümünü özlüyor, hayatın "zamansız" bir yerinde, bir ruh yıkama ayini gibi kıyısına oturuyorsanız, "Bahanesi Aşktandır" bir nebze de olsa sizi o günlere götürecek.

KORKUNUN ÜSTÜNE YÜRÜYORUM
Nazan Öncel, albümde en sert, en okkalı tokatı finalde; "Korkunun Üstüne Yürüyorum" şarkısında atıyor. Hem düzenlemesi hem de Nazan Öncel'in ürperten yorumuyla sanki "Demirden Leblebi" albümünün bir parçası gibi duran "Korkunun Üstüne Yürüyorum" o albüme bir saygı duruşu gibi. Benim gibi "Demirden Leblebi"yi baştacı yapan, Nazan'ı o en sert ve en çıplak yarasından kalplerine saranlara gecikmiş bir selam gönderiyor Nazan bu şarkıyla. "Hem İsa'ya Hem Musa'ya yaranılmaz" diye söze başlıyor ve şarkının orta yerinde "Kuralcı olamam/ Duvarları yıktım/ Korkunun üstüne, üstüne yürüyorum" çığıklarıyla bizi kendimize getiriyor. Oh be diyorsunuz, işte biz bu Nazan'ı çok özlemişiz...











www.biyografi.net (Binlerce Biyografi)