Rene Guenon ( 1886)- (1951)
yazar, düşünür


İslam'ı Seçenler


Abdülvahid Yahya



1886 yılında Fransa’nın Blois kentinde doğdu. Felsefe, edebiyat ve matematik okudu. Araştırıcı kişiliği onu Avrupa’daki spiritüalist, okültist ve gnostik çevrelerle ilişki kurmaya sevketti. Bu arada batınî doktrinler üzerinde derinlemesine çalışma imkanı buldu.

Vefat edinceye kadar İslami geleneğe ve entellektüel kişiliğine uygun bir hayat sürdü. Arapça olarak yazdığı makaleleri hariç, eserlerinde René Guénon imzasını kullandı. 17 kitap ve 350 kadar makale yazdı.

1912 yılında Müslüman olarak Abdülvahid Yahya adını aldı. 1930’da Mısır’a yerleşti. 1951 yılında Mısır'da vefat etti.

ESERLERİ:

Niceliğin Egemenliği ve Çağın Alametleri
Ruhçu Yanılgı
Maddi İktidar ve Manevi Otorite
Doğu Düşüncesi




HABER

Oğul Guenon: Einstein babamdan çok etkilenmiş
25 Aralık 2015

Babası Rene Guenon'a verilen özel “Dost", "İslâm’a Hizmet Ödülü”nü almak üzere Türkiye'ye gelen Abdülvahit Yahya Guenon, babasının dünyaca tanınan bir yazar olduğunu belirterek, "Einstein'in öğrencisi babamın görüşlerini Einstein'den duyduğunu ve çok etkilendiğini yazıyor" dedi.

TÜRKKAD bu yıl Fransız asıllı Müslüman yazar, düşünür Rene Guenon'a verdiği özel ödülü almak için Mısır'dan Türkiye'ye gelen oğlu Abdülvahit Yahya Guenon, babasına ödül verilmesinden aile olarak onur duyduklarını ifade etti.

'ANNEM BABAMIN HALİNE ŞAŞIRIYORMUŞ'
Guenon, babası Rene Guenon'un gündelik hayatla mesafesi olan bir yazar olduğunu dile getirerek, şunları aktardı:

"Babam biraz topluma uzakta yaşayan bir insanmış. Hatta annem bazen babamın bu hallerine şaşırıyormuş. Mesela büyükelçiler, yurt dışından bir takım önemli bakanlar randevu alıp geliyorlarmış, babam da onlara beş dakikadan fazla zaman ayırmıyormuş. Fakat bir yandan da, perişan halde, hiçbir şeyi olmayan dervişler geldiğinde ise onlarla üç dört saat zaman geçiriyormuş. Annem de, 'Büyükelçi, bakan geliyor onlara beş dakika konuşup gönderdin ama bu adamlarda ne buluyorsun da üç dört saat zaman geçiriyorsun?' diye sorunca, babam da 'Yukarıya bakın' diyor, başka bir şey demiyormuş."

'BABASINI DAHA İYİ TANIMAYA BAŞLAMIŞ'
Babasının gizemli bir insan olduğunu düşündüğünü kaydeden Guenon, babası vefat ettiğinde kendisinin üç aylık olduğunu, dört çocukla yalnız kalan annesinin de zor günler geçirdiğini ve yıllarca babası ile ilgili çalışmalar yapamadığını belirtti. Guenon, babası hakkında bilgi toplamaya başlayınca geçmişini incelemeye ve babasını daha iyi tanımaya başladığını vurgulayarak, şunları söyledi:

MÜSLÜMAN OLAN RESSAMLA ANILARI
'İsveçli John Gustaf Agueli diye bir ressam, Müslüman olduktan sonra Abdulhadi adını alıyor. Babam şeyhle mürşit arasındaki ilk ilişkiyi Abdulhadi ile kuruyor. Bu ressam Mısır'da yaşamış, Müslüman olmuş ve Fransa'ya dönmüş. O, babamın ilk şeyhi gibidir, ilk mürid bağını onunla yaşıyor. Babamı Fransa'daki ünlü şeyh Muhammed Ali'ye taşıyan da Abdulhadi. Babam Mısır'a gelince de burada kalıyor."

HAKİKATTEN BAHSEDEN TEZ REDDEDİLDİ
Babasının Fransa'da 'Hindu Doktrinlerine Giriş' adlı doktora tezinin reddedildiğine işaret eden Guenon, "Tez sonradan kabul ediliyor ve meşhur bir eser oluyor. Reddediliş sebebi de, üniversite ve akademi ile ilgili ciddi eleştirilerde bulunması. Genon'un bilimden yüksek seviyede bir hakikatten bahsetmesi tezin reddedilmesine neden oluyor" diye konuştu. Yahya Guenon, kurdukları vakıf hakkında da şu bilgileri verdi:

'KAHİRE'DE VAKIF KURDUK'
"Ben ve kardeşlerim ancak büyüyünce babamı temsil etmeye başladık. Toparlanıp, bir vakıf kurduk. Vakfı da Mısır'ın merkezi bir yerinde kurmayı tercih etmedik. Polisiye bir sebeple değil, Mısır'da rahatız, vakfı tercihen Kahire'nin uzağında kurduk. Bizim evimiz de zaten Kahire'nin uzağında, Dokki'de."

'DOKKİ'YE TAŞINMALARI'
Anne ve babasının evlendikleri zaman üç yıl Mısır'ın, Ezher şehrinde oturduklarını söyleyen Guenon, şöyle konuştu:

"Ezher dünyanın en kalabalık yeri. Babam ise yazmak, tefekkür etmek, zikir yapmak istiyor bu yüzden orada kalmak istemiyor, rahat edemiyor çünkü. Aynı zamanda tarikata bağlı bir derviş, istediklerini yapmak için bir yer arıyor. Dokki'de bir yer buluyor. Tamamen bağlık bahçelik, tarlaların ortasında, çalışmalarına yoğunlaşabileceği bir ev. O eve taşınınca annem çok zorlanıyor."

Rene Guenon'un insanlara temkinli yaklaşan bir kişi olduğunu ifade eden Yahya Guenon, Mısır'daki El Ezher Üniversitesi'nin rektörü, Mısır tarihinin önemli şahsiyetlerinden Abdulhalim Mahmud'un babasıyla tanışmak için gösterdiği çabayı şu sözlerle aktardı:

'EİNSTEİN BABAMDAN ÇOK ETKİLENMİŞ'
"Abdulhalim Mahmud, Fransa'da doktora yaptıktan sonra babamla tanışmak için girişimlerde bulunuyor çünkü Fransa'da birisi ona babamın ismini vermiş. Üç kere denemiş tanışmayı, babam gel demiş ama bir türlü tanışamadığını söylüyor. Babam onun niyetini tarttıktan sonra ancak görüşmeyi kabul ediyor, çünkü biraz temkinli bir insan. Babam günde dört saat uyuyormuş, onun dışında ziyaretçiler, yazılar, zikirler ve altıyüz elli kişiyle mektuplaşmaları var. Özellikle 'latif' zikrini çok severmiş, o yüzden insanlara çok vakit ayıramıyormuş."

BİLİNMEYEN MEKTUP
Babası hakkında çalışmalar yaptıkça sürekli yeni şeyler öğrendiğine dikkati çeken Guenon, babasının dünyanın her yerinden birçok düşünür ve sanatçı ile yazıştığını vurguladı. Guenon, babasının mektupları arasında dikkatini çeken ve kamuoyunun bilmediği bir mektubu şu sözlerle paylaştı:

'BABAMIN CEVABINI BULAMADIM'
"Babama Einsten'in bir öğrencisinin yazdığı bir mektup var. Öğrenci, babamın görüşlerini Einstein'den duyduğunu ve çok etkilendiğini yazıyor. Fakat ben henüz babamın yazdığı cevabı bulamadım."

'ÖLÜNCE ÇALIŞMALARI YAĞMALANMIŞ'
Babasının dünyanın her yerinden gelen mektupları cevapsız bırakmayan bir yazar olduğuna işaret eden Guenon, "Kesinlikle cevap yazdığını düşünüyorum çünkü babam vefat edince dünyanın her tarafından gazetecisi, yazarı, akademisyeni gelmiş ve babamın birçok yazısını, çalışmalarını yağmalamışlar" ifadelerini kullandı. Guenon, annesinin bu durumu fark edemeyecek durumda olduğuna değinerek, şu şekilde konuştu:

KRAL KİTAPLARA EL KOYMUŞ
"Hatta, Kral Faruk gelmiş, babamın bütün Arapça kitaplarına el koymuş, götürmüş. Kütüphanede bir tane Arapça kitap yok. Şimdi tekrar mücadelesine başladık, onları almaya çalışıyoruz. Yağmalanan çalışmalar arasından babamın Einstein'le bir yazışması çıkabilir." Rene Guenon'un pek çok eserinin yabancı dillere tercüme edildiğini ifade eden oğlu Guenon, babasının Türkçe'ye çevrilen eserleri ve Türkiyeli okuyucuları olduğunu bildiğini söyledi.

'ALLAH'IN BİR İKRAMI'
Guenon, babasının eserlerinin bir kısmının çevrildiğinin altını çizerek, şu bilgileri verdi:

"Türkiye'nin şu anki Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı babamın eserlerlerini ilk kez Türkçe'ye çeviren isim. Rene Guenon'un toplam 28 eseri var, Türkçe'ye bu kitapların 15'i henüz çevrilmedi ama Türkiye'nin entelektüel kesiminin babamın eserlerine ilgisi artarak sürüyor, bu bizi sevindiriyor. Benim bu eserlerin tamamının tercüme edilmesi için Türkiye'den biriyle konuşma imkanım bu güne kadar olmadı. İstanbul'a da ilk kez geliyorum ve burada babam ve eserleri hakkında konuşuyorum."

'BU ÖDÜL BÜYÜK BİR ANLAM TAŞIYOR'
Babalarının İslam düşünce tarihindeki yerini gerektiği gibi fark etmediklerine vurgu yapan Guenon, "Biz aile olarak bu büyük adamı tam olarak anlayamamışız, bunu yeni fark ediyoruz. Her gün yeni bir ikramla karşılaşıyoruz, babam Allah'tan bir hediye. Bu yüzden Türkiye'den bir ödül olması bizim için büyük anlam taşıyor" dedi.

7 OCAK ANMA GÜNÜNE DAVET
Abdulvahit Yahya Guenon, babası Rene Guenon'un vefat ettiği 7 Ocak'ta her yıl dünyanın pek çok ülkesinden gelen alim ve mütefekkirlerle Kahire'de bir anma günü düzenlediklerini ifade ederek, Türkiye'den yazarları ve okuyucularını da anma toplantılarında ağırlamaktan memnuniyet duyacaklarını sözlerine ekledi.

BİLİNEN ESERLERİ
Türkiye'de daha çok "Modern Dünyanın Bunalımı" kitabıyla bilinen Guenon'un Türkçe'ye çevrilen kitapları arasında "Manevi İlimlere Giriş", "Hristiyan Mistik Düşüncesi", "Geleneksel Formlar ve Kozmik Devirler" ile "Doğu ve Batı" da yer alıyor.







www.biyografi.net (Binlerce Biyografi)